Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ocak '08

 
Kategori
Felsefe
 

Yalanlarımı gözlerine üfledim bu şehrin, gerçeğimi görmesin diye

Yalanlarımı gözlerine üfledim bu şehrin, gerçeğimi görmesin diye
 

Yalanlarımı gözlerine üfledim bu şehrin, gerçeğimi görmesin diye. Adım adım acının kucağına yürüdüm yalınayak. Bir söyledim; ama bin işittim yüreğimden. Kelimeleri tıkadım ağzıma, ellerimle. Belki tam yazmanın vaktindeyken attım divitimi elimden. Belki susmuşluğuma inat bin bir hece yazmalıydım sana…

Kelimelerimi kaptırmamalıydım azılı yankesicilere. Ben düşmemeliydim yokluğuna böyle…

Yaşadıkça ayrılığa düşüyor çelme takılmış hayatım. Tam eşiğinden dönüyorum dönüşsüz gidişlerin. Ağarmış bir ömre yaslıyorum kendimi. Çaresiz sessizliklerimi gömüyorum silik günlerime. Son kullanma tarihi geçmiş mutluluklarım var ceplerimden masama düşen. Yetinemediğim, yetemediğim birçok hayat rolünü üstlenmişliğim de var.

Zaman neşenin elinden alıp hüzne teslim ediyor sezişlerimi. Yine sert sözcükler görünüyor sözlüğümde. Son yumuşatıcısı eksik bir düzine hikâye… Giden midir acı yolunun vazgeçilmez seyyahı? Peki ya kalmak acının hangi anlamı?

Seni unutabilmek adına seni sevmekten bir kez daha döndüm bu sabah. Üzerimde bir yığın "ah"… Gözlerime yapıştı geceler. Dilimde yorgun şarkılar… Ertesi neydi ki yaşananların? Biz hep ertesizliğimize yandık. Gözlerin haritalar çizerken nefy çöllerime, sen yarınlarıma yığdığım düşlerimi toplayıp kasırgalara sattın. Bense; içimi yakan, sana çıkan tüm izlere kasideler fısıldadım. Gülemeyen bir kalbe yırtık bir hüzünden elbise yaptım. Yaşamaya sen kadar uzak, ölüme an kadar yakındım. Sana noktasız yaşadım hep. Bu nedenle bir sürgünden ibaret kaldım.
 
Toplam blog
: 10
: 339
Kayıt tarihi
: 31.05.07
 
 

.....Tahsilim her ne kadar yüksek okul olsa da, ben asıl gelişimimi köyünden şehrine göçmüş bir çocu..