Yaşama sanatı...

Herkesin kullandığı kullanmaya çalıştığı bir cümle, kendi çapında iki kelime. Diğer tarafına geçip bakabildiğinde kelimeler yetmez. Yaşam, yaşama, yaşamak her anlamın ifadenin kelimenin özü aslında. Şu an okurken yaptığın okumak ve yaşamak. Her ne yaparsan içinde bu kelime zaten var. Yapamazsan da zaten yaşamda bitmiş oluyor. Ne alakası var yaşamanın sanatla, sanatın yaşamla. Ne kadar derin iki kelime onlara kelime demek bile Brütüs'ün Sezar'a ihaneti gibi olur.

Yaşamak; peki neye, neden, nasıl ve neye göre. Hepinizin bunlara cevabı farklı olacaktır. Çünkü amaç farklı , hedef farklı, anlam kavrama yeterliliği farklı. Hepimiz nefes alıyoruz peki hepimiz yaşıyormuyuz? Üzgünüm hem de defalarca ama hepimiz yaşamıyoruz. Yaşadığımızı sanıyoruz, aldanıyoruz, kanıyoruz. Hiç üzülmek istemem hayatım boyunca ama insana korkuları hep korktuklarını yaşatmakla görevlidir. Banada bu oluyor. Görüyorum, izliyorum. Kimi nefes alıyor, kimide yaşıyor. Kimi için nefes almak bir amaç kimisi içinde araç. Nefes alıyorum ya işte yaşıyorum yaşamama bakıyım... Diyen insanlar var. Nasıl bir aldanış, aldanmadır Rabim bu!Amacı sadece nefes almaktır.

Nefes aldığın sürece yaşama, kendine, çevrene bir şeyler katmak, çalışmak hergün.%1 de olsa farklı yaşamak yeni bir günü. ÇÜnkü hergün aldığın nefes sayın azalıyor. Acele etmek gerek. Amaç değil sadece araç yaşamak için. Bir şekilde yaşanıyor ne şekilde olduğu kimin için önemli, senin için mi? O zaman okumaya devam et çünkü yeni başladı.

Sanatı severmisin? Ne sanatını peki hemen cevapla istersen. Daha önce bu soruyu kendine soran pek azınızdır. Ama şimdi sordunuz yanılıyormuyum.

Sanatsız Kalan Bir Milletin Damarlarından Biri Kopmuş Demektir... M.Kemal Atatürk.

Nefes aldığı tüm hayatı boyunca her an bir şeyler kattı. Kendisine, insanlığa, Türk Milletine, mecburmuydu bence hayır. Teşekkürler bana bu yazıyı yazabilme şansı verdiği için. Sanatı herkes beceremez ama bir sanat varki nefes alan her insan bunu en iyi şekilde yapabilir. Farkındaysa eğer tabii... Çok basit bir okadar zor. Başardığında kendinle gurur duyarsın. Bu sanat Yaşama Sanatı...

Yaşama Sanatı Nedir peki nasıl tanımlanır. Anlam yükü bir ömür sürer aslında. Doğarsın ve ölürsün. Arada bir boşluk var evet o aradaki boşluk ta yaşamdır. Bir ömür sanat yaparsın aslında yaşarken. Çok uzatmayacağım.

Yaşama sanatı; ''Yaşamdaki zevk alınacak anların sayısını arttırabilmekteki ustalıktır.'' Aldığın her nefesin tadını çıkart, her anı son anınmış gibi yücelterek kutsayarak hakkını vererek yaşa. Şu an bile son dakika olabilir. Neye üzüldüğün, neye pişman olduğun, neye ağladığını bırak. Onları yaparken, yaşarken ki dakikalarla geride kalsın sen şimdiyi yaşa. Hayatı geriden izleme, ıskalama. Şu an son dakika olabililir kimilerimiz için. Tüm olumsuz düşünceler, yapılan hatalar, pişmanlıklar, Yaşanan eski aşklardaki vazgeçilmezlikler, dünya yüküyle maddi kayıp, sorunlu bir geçmiş düşünüp takıldığın anda bilki depresyonun başlama eşiğindesin. Kendin doğurursun ve sonra çareler ararsın. O yüzdendir ki;Şimdiyi ileriyi düşünerek yaşa, bügüne kadar böyle yaşamadıysan. Kaybedilen tek şey zamandır. Onun içinde üzülecek yapacak bir şey yok. Geri gelen zaman gördünmü? Gücü yaratan da sensin kalk ve yaşa. Telafi etmen gerekenleri telafi etme kararlılığı ile başla bunlar biraz zamanını alır ama şimdiyi yakaladığın anda; Yaşama sanatı başlar... Gerçek ve anlamlılık işte ozaman birleşir ve gerçek, anlamı yakalar ve o şekilde yaşarsın.Nefes aldığın her dakikayı sanatına ada, hayat felsefeni biryerlere yaz.

Yaşama sanatını içine sindir. Kendini, huzurunu, mutluluğunu bul. Buna göre yaşa.Aşk, sevgi, İnanç. Geriye kalanlar bu kelimelerin figüranları. Hayatı küçümse kendini yaşamınla kutsa ve dosdoğru yaşa.

Yolu sen çizer sen silersin... Hayat silgi kullanmadan geçirdiğin bir derstir...

02.02.2007-23:55