- Kategori
- Deneme
Zaman Nasıl Olsa Geçiyor Değerli Geçsin
OBJEKTİFİMDEN
İki bin on bir yılının Hazan mevsiminde bir gün çalıverdim kapıyı, açanlar oldu olmasına kapıyı fakat beni içeri alamadılar, gidin kayıplarınızı bulun, elinizdekileri serpiverin sözcüklerinizin arasına o vakit kapımız size de açıktır dediler, bir süre sonra kendi bildiğimce ödevimi yapmış olarak çaldım aynı kapıyı, buyur ettiler bu defa, ardına kadar açıldı yıllarca kapanmayacak kapım,
Kapı doğru ben yanlıştım, çiçeğimle, böceğimle, dalımla yaprağımla geldiğimi düşünürken ben, sözcükten kuşlarıma yem almayı unutmuşum, noktalarım kaybolmuş, virgülden yemlerimi sert esen güz rüzgarları, düşen yapraklara katıp savuruvermişti adeta, kayıplarımı buldum, dökülenlerimi topladım ve dşündüm ki; Ne yaparsak yapalım ya da yapamayalım zaman geçiyor. Gidene kal diyemeyiz!..
Öyleyse emek verip, değer katıp gönderebilmek umudumla buradayım,
Hoş geldin denilmesi de hoş buldum diyebilmek de şahaneydi, muhteşem ev sahiplerim vardı. Her bir köşeden ses veren, el uzatan, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Her şey toz pembe olamasa da, çok ca hüzünlü, öfkeli tatsız olaylara gündemlere uyanıp beraber üzülüp, doğumda, düğünde, başarı da hep beraber alkış tutmanın keyfini yaşadık!..
Bunca yıl da gerek sayfasında gerek sayfamda kabul eden selam alıp verdiğim tüm arkadaşlarıma, iyi ki varsınız, iyi ki vardılar. Rahmet diliyorum kaybettiklerimize, her şey gönüllerince olsun diliyorum nedenini bilemediğim ve kendi seçimleriyle aramızda olamayanlara, düşünüp, dinlenip kaldığı yerden devam edebilme kararı alırlarsa mutlu olacağımı bilmelerini isterim, yola devam edebildiğimiz Milliyet blog ailesine, tüm dostlara sağlıkla devam edebilmeyi diliyorum sevgi saygımla