Arap ve Afrika halklarının tembelliğinin iklimle ilgisi var; sıcak insanı uyuşturuyor

Bizler kuzey yarım küredeki insanların başarılarını kutsarken bir şeyi gözden kaçırıyoruz. Güney sıcak, sıcak bünyede gevşeklik yaratıyor. Bu da performansı etkiliyor.

Denilebilir ki güney sıcaksa kuzey de soğuk, soğukta da çalışılmaz. İkisi aynı şey değil, soğuğa çare var, sıcağa yok; en azından şimdilik.

Gerçekten dünyada ne yapılmışsa kuzey yarımküre. Ama sanki kuzey yarımkürede daha fazla insan yaşıyor gibi. Yani bu da dikkate alınmalı.

Gerçi çalışmak/yapmak isteyen için bahane olmaz da Afrika’da niye ilerleme yok? Ben yine de iklimin önemli olduğunu düşünüyorum. Ve karşılaştırmalarda bu husus gündeme getirilmiyor.

Başaranlar övgüyü hak ediyor ama başaramayanların da haklı nedenleri olabilir. Güney yarımkürede insanların daha fazla çalışıp kendilerini geliştirmelerinde eğitimsizliğin ve eski inançların olumsuz etkisi olduğu doğru ama iklim de dikkate alınmalı. Serin serin esen rüzgârın içinizi ferahlattığı Alplerin eteklerinde Mars’a nasıl gideceğini düşünmek Kalahari çölünde yürümekten daha kolay olsa gerek.

Ancak sıcak iklimlerin de işe yaradığı durumlar var. Turizm örneğin. Yani bu tür alanlarda çok büyük atılımlar olabilir. Ama demek ki sıcak düşünmeyi de engelliyor. Herkes düşünecek değil ya canım, profesörleri maun ağacının serin gölgesine koyarsın. Bir iddia ortaya attık, iddiamıza kendimiz inanmıyoruz. Ne olursa olsun Afrika’nın, Arabistan’ın filam geri kalışı sıcaktandır, sıcaktan.