BİST'ten Erdoğan'a TL desteği

BİST başkanı Himmet Aladağ, TL'ye güven aşamasında önemli bir adım attı. Hazır değerler kalemindeki dövizlerin hepsi TL'ye çevirildi. Ülkemizdeki döviz ticaretine karşı BİST Erdoğan'a destek vermek mahiyetinde TL'ye çevirdiği döviz varlıklarını ihtiyaç olmadığı sürece elinde tutacak. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözleri sonrası alınan TL kararı ile artık tüm nakdi varlıklar TL cinsinde tutulacak.

Her geçen gün artan Dolar\Euro etkisi ülkenin dış borcunun artmasında büyük rol oynuyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'dövizi olan bozdursun TL ya da altına dönüştürsün' demesi de bunlara karşı değer kaybeden TL'nin değerini korumak amaçlı olabilir. 

Son zamanlarda artan jeopolitik riskler, politik risklerle birleşince TL açısından büyük bir stres oluştu. Kurlardaki bu yükselişin devam etmesi Türkiye'nin TL' de değer kaybına yol açtığını söyleyebiliriz.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı toplantıda 'döviz altına veya TL'ye dönüştürülsün' sözleriyle yabancı ülke paralarına değer kazandırmak yerine kendi ülke paramıza değer kazandıralım çağırısında bulundu. Cumhurbaşkanı, daha önce de yaşadığımız böyle bir süreçte dediği gibi yine 'teğet geçecek' sözleriyle bir güven hissi oluşturuyor.

Ancak TL'ye değer kazandırmak isterken Dolar ve Euro bu güne kadar görülmemiş şekilde zirvede dolaşıyor. Piyasada doların düşmesi odaklı bekleyişler olsa da bu artan kurlar yakın zamanda bunun pek mümkün olmadığını gösteriyor.

Türkiye artan kur rejimlerinden sonra tek çareyi faizleri düşürmekte buldu. TL'ye değer kazandırma çağırısı yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından sonra Dolar ve Euro şimdiye kadarki değerinin çok üstünde bir değer kazandı.

Faizlerin yüksekliği ülkenin dışa bağımlılığında oluşan büyük sorun halinde. Faizlerin düşürülmesi amaçlanırken yatırımcıların önünün açılması hedefleniyor.

Şuan ki dufruma bakılacak olursa en iyi fikir TL Aylık mevduattır. TL'nin değeri düştükçe ithal mal fiyatları tavan yapacak. Böyle giderse dışa bağımlı ülke olarak alım gücü gittikçe düşecek.

2007-2008 dönemi meydana gelen bu denli bir döviz artış riskine karşı Recep Tayyip Erdoğan'ın düşüncelerine bakacak olursak o zamanlarda da yine aynı tepkiyle teğet geçeceğini savunmuştu. Şu an yüksek faize dayalı bir enflasyona sahip olmamız döviz artışıyla daha da artmaması adına biz vatandaşların da elimizi yastık altına koyup döviz mevduatlarımızı TL veya altına çevirmeliyiz.

Ülke rezervlerindeki altın artışı bir nebze rahatlamamıza yardımcı olacaktır.

Bugün döviz karşısında vereceğimiz karar önümüzdeki tüm dönemleri kapsayan bir karar olacak. Ülkenin tek yapması gereken faiz düşürmek olmalıdır. TL değer kaybettikçe ülkenin uluslararası niteliği de kaybetmemize neden olacaktır. 

Fiyat dengesinin sağlanabilmesi için Merkez Bankası'nın gereken tedbirleri alması gerekir. Trump'ıın başa gelmesinden sonra meydana gelen gelişmelerin ardından TL en çok değer kaybeden ülkelerden biri oldu. Dayanak olarak finans sektörümüze ve yaptığımız ihracatlara güvenebiliriz.

Geçtiğimiz günlerde Doların 3.50 Euro'nun 3.71 olduğu dönemde  dövizin daha da artacağı konuşuluyordu. Fakat bugün Erdoğan’ın yaptığı çağrı üzerine 3.40 a kadar düştü.

Bu blog bir ödev konusudur. Uşak Üniversitesi Bankacılık ve Finans 3.sınıf Uluslararası Bankacılık dersi kapsamında hazırlanmıştır.