Başbakanın konuşmaları

Başbakan Erdoğan “Türkiye’de başaramadıklarını Brezilya’da başarmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Oyun aynı oyun, tuzak aynı tuzak” dedi.

Başbakan Erdoğan, Ankara, İstanbul ve Kayseri’nin ardından Samsun Cumhuriyet Meydanı’nda ’Milli İradeye Saygı’ mitinginin dördüncüsünü yaptı. Tayyip Erdoğan, konuşmasında Gezi olayları nedeniyle CHP’ye ve ulusalcılara ağır dille yüklendi. Camide içki içildiği, başörtülü kızlara saldırıldığı iddialarını yineleyen Başbakan Erdoğan’ın konuşmasından başlıklar şöyle:

Besmelemiz yeter

“Onlar milyonlarca tweet atsınlar bizim tek bir besmelemiz oyunları bozar, onlar yaksınlar yıksınlar, yağmalasınlar, bizim tek bir ‘la havlemiz’ tuzağı bozar.”

Yalan söylediler

“Bu olaylar en başından itibaren çok büyük bir ilkesizlik, çok büyük bir art niyet üzerinden yürütüldü. Sürekli yalan söylediler, sürekli manipülasyon yaptılar, sürekli yalan haber yayınladılar”

Bikinili kız

“Taksim Meydanı’na bakıyorsunuz, bikinili çılgınlar çıkarıyorlar. Bu toplum bu mu? Bir tane sipariş bikiniliyi Taksim Meydanı’na çıkarıyorlar, niye? Tahrik etmek için, toplumun sabrını taşırmak için.”

Müftünün karısı

“Bir tanesi müftünün karısıyım diye ortaya çıkıyor. Hale bak, müftünün karısıyım diye başına da bir örtüyü takmış. Aman bu oyunlara dikkat edin. CHP’nin geçmişinde bu oyunlar çoktur.

Başörtülüler zulüm gördü

“Bu ülkede giyimine karışılan varsa sadece benim başörtülü kardeşlerim olmuştur. Yıllarca onlara zulmedilmiştir. Onlara tekme tokat vurulmuştur.”

Aynı oyun oynanıyor

“Brezilya’da da aynı oyun oynanıyor. Semboller aynı, afişler aynı, twitter, facebook aynı, uluslararası medya aynı. Aynı merkezden idare ediliyorlar. Türkiye’de başaramadıklarını şimdi Brezilya’da başarmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Oyun aynı oyun, tuzak aynı tuzak, maksat aynı maksat.”

Genel Müdür

“CHP’nin Genel Müdürü kalkmış Almanya Başbakanı Merkel’e mektup yazmış. Haberiniz var değil mi? Kendi ülkesini oraya şikâyet ediyor. Hala Genel Başkan olamadı Genel Müdürlükte kaldı.

50 bin kişi izledi

Başbakan?Erdoğan’ı ?Samsun Cumhuriyet Meydanı’nda yaklaşık 50 bin kişi dinledi. Balıkçı motorları pankartlarla Erdoğan’a destek verirken alanın üzerinde “Yedirtmeyiz” yazılı bir yamaç paraşütüyle tur atıldı. Başbakan Erdoğan, konuşması sırasında meydana “Gezi olaylarından kim karlı çıktı” diye sorunca. Meydandakiler “Biz” diye cevap verdi. Erdoğan ise “Sandığı kastetmiyorum” diye kalabalığı düzeltti...(23 Haziran 2013 tarihli Vatan Gazetesi)

...

Şimdi bu konuşmaları, bir gelişmiş ülke insanına sorsan; bu konuşmaları nasıl buluyorsun diye:

Bayağı buluyorum der.

Siyaset adamlığından devlet adamlığına geçememiş birisine aittir der.

Ülkesini barış içerisinde yönetmeyi kendine yediremeyen birisi söylemiş der.

...

Gerçekten bu konuşmalar 21.yy "çağdaş ülke" başbakanına yakışmıyor!

"Besmele, la havle" çekme, çağdaş yönetim ilkeleri değil artık!

Ben bu konuşmaları “mız, mız ihtiyarlar” a ait konuşmalara benzetiyorum; hiçbir işe de yaramaz konuşmalar bunlar.

Ve her şeyden önemlisi çağdaş düşünce, söylem, tutum ve davranışı benimsemiş insanları şaşırtıp üzecek konuşmalar bunlar.

Bilgili görgülü arif insan böyle konuşmaz!

Bu konuşmaları "duygusal zekâsı" ölçütlerine göre zayıf insanlar yapar ancak.

 Yani:

“Özgüvenden, özdenetimden yoksun, empati yapamayan, sorun çözücü ve işbirliğine yatkın olamayan” insanlar ancak böyle konuşurlar.

İyi olan ve iyilik yapan insan bu konuşmaları asla yapmaz, çünkü iyi olan iyilik yapan insan:

Saygı görür, saygı gören insanda "özgüven" gelişir ve böyle insanlar daha büyük başarılara imza atar.

Özgüveni gelişkin insan "özdenetim" sahibi olur; düşünce söylem ve davranışlarında kontrollü olur, onlarda güzelleşmek için özel çaba sarf eder.

"Özgüven ve özdenetim" sahibi insan mutlaka "empati" yapar!

Bu insanlar sadece; kendini başkasının yerine koyup başkası için atacağı adımı ona göre atar.

En çok böyle insanlar sorun çözücü olurlar, ancak böyleleri "dediğim dedik" demeyip, herkesi dinleyerek "ortak çözümü" bulur.

Ve ancak; özgüven ve özdenetim sahibi olup, empati yapabilen ve sorun çözücü olabilen insanlar iş birliğine yatkın olurlar.

Ve böylelerinin yönettiği ülke cennet özelliği taşır!

Başbakan beni gün geçtikçe daha çok hayal kırıklığına uğratıyor!

Benim anlayamadığım; bu halk başbakanı nasıl çekiyor?

Bağıran, çağıran olur olmaz konuşan bir adam başbakan!

Örnek yukarıda...

Saygı ve sevgilerimle...