Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Haziran '15

 
Kategori
Kitap
 

Ben anormal olduğum için çok mutluyum.

Ben anormal olduğum için çok mutluyum.
 

Çam ağacımın altında oturmuş çayımı içiyorum .Bir yandan da bilgisayarımda geziniyorum. Kuşlar Sabah senfonilerini söylüyorlar. Termosun içindeki çay arada fısıldıyor.Uzaklardan çok uzaklardan bir köpek havlıyor.

Hava güzel. Haziran sonu gelmesine rağmen bir türlü ısınmayan hava bugün ısınacağa benziyor.

Bugünlede bir kitap ismini rastlıyorum internette sık sık.Acıbadem Hastanesinde uzun yıllardır doktorum olan Erkan Sarıyıldız Bey'in son çıkardığı Anormal Kitap bu. Ben üç haftadır bir Adada yaşadığım için bu kitaba ulaşamadım henüz.Burası oldukça mahrumiyet yeri . Bir banka şubemiz, doğru dürüst bir sağlık ocağımız ve bir sürü gerekli şeyimiz olmamasına rağmen yıllardır geldiğimiz ve çok mutlu olduğumuz bir yer.

Ben Anormal Kitabı okuyamadım daha anlayacağınız. Ama sosyal paylaşım sitesinde doktorumun yazdığı ufak notlardan kitabın konusunu biraz tahmin edebiliyorum.Sanırım Anormal Kitap normlara uygun olmayan kişileri anlatıyor.

Bu kitabın ismi bana uzun yıllar önce bir Opera Sanatçımız Beyle yaptığımız bir diyalogu anımsattı. Küçük kızım Burcu Göker henüz müzik eğitimine başlamamıştı ve Konservatuar sınavlarına giriyordu. Bu Beyle anormal nedir?Normal nedir? konuşması yapmıştık. Karşımdaki kişi bana normalın toplumda normlara uygun olan ve fazla olan olduğunu söylemişti. Bu kurala gore biz Anormaldık. Zira içinde bulunduğumuz toplumun düşünce yapısına çok uymuyorduk ve bizden fazla yoktu.

Daha sonraları bu konuyu sık sık düşündüm. Evimi, eşimi, ailemi bırakıp küçücük bir çocukla  müzik eğitimi için Paris'te yaşamaya giderken,50 yaşından sonra Fransızca kursuna gidip o lisanı çözmeye çalışırken, minicik bir stüdyoda yaşam mücadelesi verirken  çok düşündüm. Daha o günlerde bir çok kişi beni ve eşimi Anormallıkle damgalamıştı zaten.

Ne işimiz vardı bizim el elerinde.Kendi ülkemde oturup keyif süreceğime, Fransa'da eğitime harcayacağım paralarla seyahatlere çıkıp , mücevherler alacağıma bu maceranın peşine düşmemi kimse anlamıyordu. Kızımı ülkemde eğitim yaptırır, evlendirir, torunlarımın keyfini sürebilirdim pekala.

Bu zorlu serüvene ilk başladığımız günlerde bana 'Sen delimisin ?diye soran dostlarım sonunda deli olduğuma kanaat getirdiler ve 'Sen delisin.'dediler.

Anormallığımız kabul edilmişti artık.

Ben anormallıklerimi anlatmaya devam edersem Erkan Bey'in kitabını geçecek. İyisi mi ben son anormallığımle konuyu bitireyim.

Bugünlerde herkes bana soruyor. Bodrum gibi turistik ve güzel bir yerdeki konforlu evini bırakıp neden bu Adadaki köy evinde yaşıyorsun diye. Oysaki bilmiyorlar ki bir süreliğine de olsa bahçemdeki ağaçtan kopardığım kayısı ile reçel pişirmek,kopardığım salata, biber, domates ile kahvaltı etmek, Adada fırtına çıkınca bahçedeki uçan şezlongları, minderleri toplamak ne kadar zevkli.

Tabii bu olay gene Anormal geliyor tanıyanlarıma.

Ama ben Anormal olmaktan çok mutluyum.Bir başka mutluluğum kendim gibi Anormal bir eşe sahip olmak

Ya o Normal olsaydı?

 

 

 
Toplam blog
: 826
: 1068
Kayıt tarihi
: 26.04.11
 
 

Ben emekli bir iktisatçıyım. 21 yıldır bir sanatçı annesiyim. Küçük kızım klasik müziğe eğilim gö..