- Kategori
- Müzik
Bir Star Geçti, Zeki Müren
Zeki Müren Amerika'da
Müzik denince aklıma kah eğlendiren, kah hüzünlendiren bazen insan sesinin girdiği ses dizini,dizinleri geliyor. İnsan hayatında olmazsa olmaz bir olgudur, en azından benim.
Sadece müzik yetmiyor bunu destekleyecek görüntü ve showlar ise daha bir çok lezzet katıyor.
Ülkemizde bir star geçti. Evet Zeki Müren'den bahsediyorum.
Bursa doğumlu sanatçı, Bursa'da yaşarken besteler yapan ve İstanbul'da keşfedilen ilginç hayatı ile ülkemizde kabul gören saygın kişiliğe sahip bir yıldız geçti.
Tabi sadece ses, yetenek bir işe yaramıyor bunu diğer meziyetler ile süslemek lazım. Mesela, dünya'da Michael Jackson örneği var. Müzik hayatına bir çok yenilik getirmiş bir ses sanatçısı. Sahnede hem şarkı söyleyip hem dans eden ilk vokalist tir.
Zeki Mürenin ise Türkiye için önemine gelirsek. Öncelikle bir ses sanatçısı ve bestekar ve üreticiı yeteneği yüksek bir sanat insanı idi. Türk müziğine ve sahne sanatlarına katkıları vardı, mesela ilk defa bir sahne sanatçısı müzisyenleri takım elbise giydirerek sahneye çıkardığını biliyorum. Bir de yanlış bilmiyorsam eğer eskiden gazinolarda sanatçı düz bir çıkıntı ile seyircilerin masasına ilerleyen bir sahnesi vardı. Zeki Müren ise "T" şeklinde sahneyi icat etti ve seyircilerle daha sıcak temas kurdu. Sahneye çıkarken kullandığı kıyafetlerin hepsi kendi tasarımıdır. Moda yarışmaları zamanında yaşasa idi, herhalde iyi bir juri olurdu.
Biraz da Zeki Müren'in hayatından bahsedeyim. 6 aralık 1931 Bursa doğumlu Zeki Müren Ordu evinin karşısındaki caminin arkasındaki hisar mahhalesinde ahşap bir evde büyümüş, babası kayhan esnafından keresteci Kaya Müren.1950'de
1950’de İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (Mimar Sinan Üniversitesi) Yüksek Süsleme Bölümü, Sabiha Gezen Atölyesi’nde eğitim almaya başlar. Desen çalışmaları hocaları tarafından beğenilir ve okulda sergilenir..
Her şey bir yana, müzik başka bir yanıydı Zeki’nin dünyasında. Akademiye başladığı yıl İstanbul Radyosu’nun açtığı bir sınava girdi. 186 kişinin katıldığı sınavda Zeki birinci oldu ve İstanbul Radyosu Sanatçıları arasına katıldı.
Artık bir radyo sanatçısıydı; inanamıyordu. Ama inanamayacağı daha pek çok güzel şey yaşayacaktı. İlki için çok beklemedi. 1 Ocak 1951’de radyonun sanatçılarından Perihan Altındağ Sözeri aniden rahatsızlandı ve onun yerine konsere çıkması için Zeki çağırıldı..
İlk radyo programından sonra herkes mest olmuştu. Konser bitiminde radyonun telefonu çalıyordu. Arayan Hamiyet Yüceses’ten başkası değildi. Zeki Müren’i tebrik etmek için aramıştı. Musiki kariyeri yükselişe geçmeye başlamıştı bile. Ve hayatı değişti.
Zeki Müren sahne showlarından etkilendiği hatta zaman zaman esinlendiği biri vardı. Dönemin ünlü şantörlerinden Librace'den esinlendiği söylenir, edindiğim bilgiye göre Elvis Presley'e de esin kaynağı olduğu söylenir.
Hayatını müzik ve görsel sanatlara değerlendirmiş ve vefatının ardından tüm kazanımlarını TEV ve TSK Mehmetçik vakfına bağışlamış onurlu bir dünya vatandaşı idi.
Doğumundan 87 yıllı kutlu olsun. Işıklar içinde uyu. Mekanı cennet olsun.
İyi Seyirler.
( Kaynak : İsmail Seval Canpaign Türkiye dergisi 2016)