Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Nisan '08

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

“Var mısın Yok musun” programına matematikçi desteği gerekiyor

“Var mısın Yok musun” programına matematikçi desteği gerekiyor
 

Seçtiği kutunun numarasını veya kutunun sahibinin adını söylüyor ve kutunun içindeki para ile ilgili ne hissettiğini soruyor.

“Var mısın yok musun” programı her akşam zaping sırasında karşıma çıkıyor. Sonu yaklaşmışsa ister istemez ben de takılıyorum. Programa “yarışma” diyemiyorum, çünkü yarışma değil, “yarışmacı” diyemiyorum, ortada yarışan yok, yalnızca kura çekiliyor (1).

Program boyunca kazanılacak ikramiye en çok 23 kez kutu seçiminden sonra belirleniyor. Bu arada açılan kutulardan çıkan sayılara göre ikramiye teklif ediliyor. Dilediği teklifi kabul edip çekilebiliyor, hiçbir teklifi kabul etmezse son iki kutudan birini seçip içinden çıkana razı oluyor.

Her kutu seçimi sırasında o günün başrol oyuncusu diğer oyunculara, seyircilerle, hatta telefonla tanıdıklarıyla konuşuyor. Program sunucusu Acun Ilıcalı oradaki herkesle çok samimi. Programın daha önceki bölümlerde kazanıp veya kazanamayıp ayrılanlar da zaman zaman seyirciler arasında oluyor.

Program boyunca herkesin katıldığı sohbetler “sorunlu bir konu dışında” genellikle iyi. O sohbetler programın teması olmalıdır. Asıl sorun, kutunun içinde ne olduğunun tahmin edilmesi için yapılan diyaloglarda. Bu tahmin diyalogları programdan çıkartılmalıdır. Bu konuda çok katı davranılmalı, direnenler diskalifiye edilmelidir. Programdan çıkartılması önemlidir çünkü kadercilik konusunda sorunlu olan toplumumuza kötü örnekler oluşturuyor. Tahmin diyalogları hem oradakiler hem de seyirciler üzerinde olumsuz etkiler yapıyor.

Seçtiği kutunun numarasını veya kutunun sahibinin adını söylüyor ve kutunun içindeki para ile ilgili ne hissettiğini soruyor. İçinde yazılı sayının yani yitireceği paranın miktarını tahmin etmeye çalışıyor. Son zamanlarda o numaralı kutudan çıkanlara göre veya o kutunun sahibinin kutularından son günlerde çıkanlarına göre sözde olasılık hesapları yapıyorlar. Yaptıkları hesapların ne kadar hatalı olduğu oradakilere anlatılmalıdır. Programda olasılıklar konusunda uzman bir matematikçi bulunmalı ve oradakilerin nasıl saçmaladıklarını açıklamalıdır.

Programda ayrıca, psikolojik destek verecek uzman bulunmalıdır. Ani kazançlar ve kayıpların ortaya çıkartacağı sorunlara acil müdahale gerebilir. Bu uzman aynı zamanda kutunun içindekinin hissedilmeyeceği konusunda oradakileri bilgilendirmelidir. Engelli kişilerin hislerinin güçlü olduğu konusundaki hem engellileri yaralayan hem de tamamen yanlış olan yaklaşımlar engellenmelidir.

Programlarda kimbilir kaç kez söyledikleri “kutunun içinde şunu hissediyorum”, “hissetmiyorum” derlerken yalan söylüyorlar veya kendilerini kandırıyorlar. Bu iki yüzlü “hissetme” oyunu da programın formatından çıkartılmalıdır.

Özetle, “Var mısın, Yok musun” programının değişmesi gereklidir:
1- Kutunun içindekilerin tahmini konusunda yorum yapılması
2- Kutunun içindekinin hissedilmesi
programın tabuları olmalıdır. Tabuların çiğnenmesine izin verilmemesi Acun Ilıcalı’ya düşüyor. Bunu çok iyi başaracağına inanıyorum. Yeni formatıyla program daha uzun ömürlü olacaktır.

(1) Var mısın, yok musun: Yarışma mı? Kumar mı? (30-12-2007): http://blog.milliyet.com.tr/blog.aspx?BlogNo=83519

Ankara, 5 Nisan 2008

 
Toplam blog
: 1735
: 2429
Kayıt tarihi
: 22.09.06
 
 

27 Mart 1959'da İnebolu Yeşilöz Köyünde doğdum. Yeşilöz Köyü İlkokulu, Yeniyol İlkokulu, İnebolu ..