Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mayıs '08

 
Kategori
Psikoloji
 

Düşünüyorum/ Deliriyorum

Düşünüyorum/ Deliriyorum
 

Artık karar verdim.
Misyonum sevişmek..
Düşün düşün nereye kadar..

Hadi sıralı itiraf namelerimize başlayalım.
Biraz günah çıkartalım.
Kusup içimizdekini
Rahatlayalım..

İtiraf etmeye sisteme dahil olduğumuzu kabul etmekle başlayalım ne dersiniz.
Kapitalist sistemden hepimiz bir şekilde nemalanıyoruz. Hatta nemalanmakla kalmayıp, sistemin içersindeki açıklardan faydalanarak gelirler elde ediyoruz.. Az/ Çok..

Beyaz yakalı olup/ Kariyer yapmak için, hiyerarşi zincirinin bir halkası olup-idealist kimliklerimizi unutarak, düşünce masturbasyonları yaparken, hayatta kalmak/ ayakta kalmak adına bilinçli/ bilinçsiz tüketiyoruz..
Neyi/ Dünyayı..

İç ses/
-Ne yanı şimdı her kez kapitalist sistemden yararlanıyor mu?
-Tabi ki hayır… 5 katlı bir bina düşün... 10 tane hane… 2 şerden 20 birey ... Ortak alınmış bir bilgisayar ve her birey 1 saat kullanıyor. Kimse başkasının dakikasını saniyesini salisesıni işgal etmiyor. Kalan 4 saatte bilgısayarın bakımı/ dinlenmesi ve verimliliğinin yüksek olması için nadasa bırakılmasına ayrılıyor.

Bu yazıyı bu şartlarda okuyan bir birey sistemden nemalanmıyordur….

-Peki bilgısayarı olmıyanlar.

-Onlar zaten yazıyı okuyamıcaklarından alıncaklarını sanmıyorum.

İç ses2/

-Hiyararşi ve otoritenin/ kurallar sinsilesinin hayatımızın tamamını oluşturduğunu kabulleniyormusun gerçekten.. Düşünebilen/ fikir üretebilen ayakta kalabilen mücadele edebilen özgür eğitimli bireysin sen…

-Hiyararşi ve otorite.. Kres döneminden başlayan ilk orta ögretimde devam eden üniversite askerlık ve evlilik/ ebeveyn olma süreci ve ölüm.. Son nefesimizde bile bazı kurallara uyarak veda ediyoruz bilinmezliğe.. Bir gün sabah kalktığında yatağının altına kalkman gereken saat dilimini ve evden cıkman gereken zamanı yaz.. 3 sene yada 13 sene sonra o notu bul..

-Aynı bedende yaşıyoruz.. Aynı anda uyanmasakta/ ne dediğini anladım sanırım.
-Ayrıca sadece bu da değil.Farklı bir örnek vereyim sana
Bebeğin kendine ve cevresine bilinçli/bilinçsiz zarar vermemesı için/ eğitilmesi için
Çocuğun '' '' ''
Gençlerin '' '' ''
Erkeğin ‘’ ‘’ ‘’
Kadının ‘’ ‘’ ‘’
Yaşlıların '' '' ''
gerekli olduğuna inanılan kurallara uymak zorundadır..

-Kurallar başkalarının haklarını korumak için gereklidir ...

-Evet.. Dediğim gibi zarar vermemesi için.. Maddi/ manevi

-İyide anlamadığım bunun ne zararı var o zaman.. Hiyararşinin yada zaman zaman kurallara uyulması için otorıte olusturulmasının.

-Özgürlük…

Kelime anlamına bakalım..

1. Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya bağlı olmaksızın düşünme veya davranma, herhangi bir şarta bağlı olmama durumu, serbestî.

2. Her türlü dış etkiden bağımsız olarak insanın kendi iradesine, kendi düşüncesine dayanarak karar vermesi durumu, hürriyet şimdi ben eğitim alırken bile saat sınırlamasıyla büyütülmüşüm/ yetiştirilmişim..

Eğitim/ bilgi/ gelişim/ düşünme/ kavrama/ fikir üretme/ zircirleme hiyararşi/ kurallar/ otorite/ eğitim/ Amaç/ Araç

HAYATTA KALMAK/AYAKTA KALMAK

KARİYER YAPMAK/BEYAZ YAKALI OLMAK

Kısıtlamalara zorlanmalara bağlı olarak kimi zaman imzalar atarak şartları kabullenip yaşadığım toplumdan/ ailemden/ arkadaşlarımdan etkilenerek, bağımsızlığımı ılan edemeyip kimi zaman başkalarının benim için en iyi olan kararı aldığı bir eğitim sürecinde ÖZGÜRLÜĞÜ HİSSEDEBİLMEK..

Özgürlüğün ne olduğunu sadece okuyarak yetişmiş bir birey olarak ne demem gerekiyor YAŞASIN HAKLARIN KARDEŞLİĞİ.. Yaşasın özgürlük..

Yoksa söylemi demeliyim/ çobandan farklıyım ben/ çünkü ondan daha eğitimliyim daha bilgiliyim bunun için senelerce okudum.. Peki çoban ne yaptı… Saatlere bağlı kalmadan zamanı kendisi belirleyerek yalnızlığını ilan edip ihtiyaçlarını belirleyip/ ihtiyaçları doğrultusunda yaşayarak ve doğada karsılastığı her ayrıntıyı görerek değerlendirerek sorular sorup cevaplarını bulmaya calışarak/ istediği kadar uyuyup istediği kadar sevişip istediği kadar kavalını/ neyini çalarak ve yetıştirdiği taze sebzeyi/ meyveyi/ yetiştirdiği hayvanlardan taze sütü eti yiyerek yaşadı../ Ben ondan üstünüm öylemı../ pekı..

Kapıtalist sistemin hiyerarşi zincirinde sağlam halka olmak için eğitilmisken
Yasaşın eşitlik demeli/ başka bir kıtada olan sömürülere meydan okumalıyım öylemi... Tamam..
Yalnız yazıma devam edebilir miyim..
yanı biraz susmanız mümkün mü?....

İç ses3/
-Bu arada o sarısına karşı takıntılısın iyi ki bir yorum yaptı..
-Takıntım ona dair değil… Ona o kelimeleri ezber edenlere dair.. Bazen birileri konuşur/ patavazsızca yaptığı yorumun nereye gideceğini değerlendirmeden. Haklı/ Haksız…

Belki bu yüzden misyonum sevişmek..

Dedım ya düşün düşün nereye kadar..

Hadi itiraf edin..

Azınlıkta olduğumuzu hissettirerek her zaman büyük oluşumlara karsı çıkmakla biraz egomuzu tatmin ediyoruz. Sizin görmediğiniz ayrıntıları görüyoruz demek sen bunu bilmıyorsun diye başlıyan konuşmalar yapmak uzun cumleler kurmak…Fikirlerimizi kusmak/ ezber yeteneğimizi kullanmak garip/ arabesk/ rakı tadında bir zevk..

Gerçekten yatağınıza girdiğinizde kutuplarda civili sopalarla dövülerek öldürülen fokları düşünüyor musunuz..?

Ya da prim hesabı yapıyormusunuz uykunuzu bölerek.. Ulan bu kadar calışsam şu olur bu bunun senesinin carpımı eh kıdem tazminatı vs vs
Sokak cocuklarını turban sorunu seneler önce bir banka hortumcusunun secimlerde desteklediği kişinin başbakan olmasıyla bankalardan sorunlu devlet bakanı olduğunuda hatırlıyorsunuz o zaman bu ve buna benzer olaylar şölee gecıyor o vakit aklınızdan.

Eğitimdeki yanlışlar

Nobel ödüllülü yargılanan yazarlar/ 301 tartışmaları… İktidar/ Muhalafet. Dün/ bugün ya sınırlarımızın ötesindeki Amerikanın işgali....

Küba'da ya da Afkanıstan'da belkı cinde Japonya'da neler olduğunuda düsünüyo rmusunuz..

Derin devletleri/ Mason localarını …Kutuplaşmaları/ Kutup ayılarını/ Gezegeni/ Küresel ısınmayı..

İç ses/
-Neden bunları yatarken düşünsün ki..
-Çünkü mesai saatlerinde kendini işine vermek zorunda da ondan.
ve işi ne olursa olsun dalgın olamaz../olamayız.. Kasap düşünürken calışırsa parmağından hamal düşünürken işini yavaslatırsa yövmiyesinden olur...M uhasebecilerin/ hesap uzmanlarının hata yapma lüksü bile yoktur. Eee eğitmenler/ hocalarımız derslerden fırsat mı bulabilecek… Şöför kaza yapıp birde trafikte dayak mı yiyecek düsünürken dalgın dalgın.. Öğrenciler zaten sınavlarla uğraşmakta..

kısaca
geceleri uykusuz kalmak nereye kadar..
düşün düşün nereye kadar..

kısaca sevişin..
tabi ya!

Misyonunuz sevişmek olsun...

NOT: BİTMEZ…

 
Toplam blog
: 151
: 911
Kayıt tarihi
: 16.02.08
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk öğretim, üniversite, askerlik ve evlilik hazırlıkları sıralamasında stan..