Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Haziran '08

 
Kategori
Güncel
 

Milli Takımımızın Zaferi.

Milli Takımımızın Zaferi.
 

www.milliyet.com.tr


<ı>Milyonlarca insanın, ellerini gökyüzüne açıp dua etmelerini görmezden gelerek ve e<ı>dilen duaların hikmetini yok sayarak, bu başarıları tesadüf olarak değerlendirenlerin, bizden futbol olarak çok daha üstün oldukları söylenen Hırvat futbolcularının penaltı atışları sırasındaki yüzlerindeki ifadeyi ve kaybedişlerini hangi teknik ve taktik oyun kurgusu ile anlatabilirler.
<ı>Tarihte Viyana kapılarına dayanan Osmanlı ordusunu, başarıya sürükleyen olgunun içinde inançlarının olmadığını sadece savaş stratejisi ile başarılı olduklarını kim iddia edebilir!

Bu gece; Hırvatları yenersek sevinçten, Hırvatlara yenilirsek üzüntüden, uyku uyuyamayacağımızı yazıp tez elden maçtan sonra oltasını kapan Kumkapı’ya radar altına gelsin diye arkadaşlara (balıksevdası) mesaj yazdım. Saatler ilerliyor sıkıntıdan oturduğum yerde debelenip duruyorum. Taa ki, uzatmaların son anlarında yediğimiz gol’e kadar.

Kalecimiz Rüştü'nün, kendinden beklenen hatalarından birini yaptığı anda yediğimiz golün faturasını hemen orada ona kesiverdim! Yerimden kalkıp “bu iş buraya kadarmış” demeye kalmadı; Semih tarafından atılan bizim golümüz tekrar umutlarımızı yeşertti.

İş penaltılara kaldığında çoluk çocuk pür dikkat izliyoruz. Topun başına penaltı atmak için gelen Hırvat futbolcu hazırlığını yaparken biz hep birlikte “dışarı, dışarı” diye tempo tuttuk.

Top dışarı “aut’a” çıkınca hep birlikte salonun ortasında sevinç yumağı olup ellerimizi birbirine “çak” yaparak bu kaçan golü kutladık.

Bu, böyle; onların kaçırdığında ve bizim attığımızda ki sevinç gösterileri ile sürdü gitti.
Taa ki yine kendisinden beklenildiği gibi Hırvatların dördüncü penaltısını kurtaran Rüştü'nün, bu maça son noktayı koymasına kadar. Her zaman olduğu gibi en çok eleştirdiklerim, bu galibiyette de büyük rol aldılar!

Yarı finali garantilediğimiz anda, dışarıda silah atan magandalara inat, en son (yine meraktan) aldığım darbukaya patlatana kadar vurdum. Sevinçten oğlum, kızım,eşim ve ben, futbolcularımızın yeşil sahanın ortasında yumak olması gibi bizde salonun ortasında yumak olup havalara zıplıyorduk.

Hemen evdeki bayrakları bir poşete koyup dükkana indim. Kardeşim Murat ile olta takımlarını arabaya yerleştirdikten sonra, kendimizi trafikte sevinç gösterileri yapan bir konvoyun içinde buluverdik. Aman Allah’ım bu nasıl bir duygudur böyle! Kendimi müthiş hissettim.

Tanımadığım insanlar ile aynı anda “Türkiye” Türkiye” diye bağırıyor bir birimize bayrak sallıyorduk. Arabaların içi ful dolu olanlar, bagajlarının içine girerek ellerindeki Türk bayraklarını sallıyorlardı. Bunu daha önce yine çoluk çocuk 29 ekim cumhuriyet bayramı kutlamalarında yapmıştık.

Kardeşim Murat sağ pencereden bayrağın bir tanesini dışarı çıkarmış dalgalandırırken ben bir tanesini başıma sarıp, bir tanesini de sol camdan dışarı sarkıtıyordum. Herkes dörtlüleri yakmış, sanki düğün arabası gibi kesik kesik korna çalıyordu. Biliyorum ki bütün dünyada… Türklerin olduğu her yer aynı durumdaydı.

Buluşma noktasına geldiğimizde Bostancıdan ilk gelen Hakan ve Gülşah kardeşimin kullandıkları arabada Türk bayrağı ile süslenmişti ve milli takımımızın bize armağan ettiği bu galibiyetin sevinci yüzünden ilk defa balık tutmaya oltasız gelmişlerdi!:))

Daha sonra yine Bostancıdan Enes bey, Aytaç bey ve küçük kızları gelmişlerdi. Kumkapı’daki radarın altında saat 02.30 gibi koyu bir futbol muhabbetine başladık.

Halen konvoylar “TÜRKİYE” “TÜRKİYE” sesleri ile ortalığı çınlatıyordu.

Dün geceden beri sevinçten ne kadar ağladığımı bilmiyorum bize bu mutluluğu yaşatan Futbolcu kardeşlerimizin alınlarından öpüyorum. “Balık bahane muhabbet şahane” Her alanda muhabbetimizin bu kadar güzel olabilmesi için ihtiraslarımızı kontrol altında tutalım ve toplum olarak bu güzellikleri yaşayalım.

Biz bu zaferleri çok özlemişiz. Bakın nasıl tek yürek, tek yumruk oluverdik değil mi?

Öyleyse sahip olduğumuz bu değeri korumasını bilelim. Bütün dünyanın gözü bizim üzerimizdeyken onları her alanda şaşırtmaya devam edelim.

Birbirimizi değil.

<ı>

<ı>

 
Toplam blog
: 438
: 826
Kayıt tarihi
: 07.01.07
 
 

Milliyet Blog'a hangi vesile ile kayıt olduğumu doğrusu hatırlamıyorum!  Bende birçoğunuz gibi ya..