Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '07

 
Kategori
Çevre Bilinci
 

Bir kredi kartı ne kadar çevreci olabilir?

Bir kredi kartı ne kadar çevreci olabilir?
 

Hayatımızın vazgeçilmez unsurlarından birisi haline gelen kredi kartlarında yeni bir moda gelişmekte. Çevreci kredi kartı.

Peki, kartımız bu misyonunu nasıl yerine getirecek acaba? Sundukları reklâmlarda bazı ipuçlarına rastlıyoruz. Öncelikle, kredi kartı ile kazanılan ve paraya dönüştürülebilinen puanların bir kısmı doğa koruma faaliyetlerine ayrılacak. Ayrıca, gerek kredi kartının kendisi, gerekse de kartın bizimle ilişkilerini belirleyen iletişim şekilleri tamamen doğaya zarar vermeyecek şekilde biçimlenecek. Yani, kredi kartının hammaddesi, kartın atığa dönüşmesi durumunda zararlı niteliği az olacak şekilde belirlenecek. Kartın sahibine banka tarafından gönderilen tüm bilgi amaçlı kâğıt materyaller dönüşümlü malzemeden olacak. Yani atık kağıtlar kullanılacak ve bu şekilde kartın kullanımından dolayı herhangi bir ağaç kesilmek zorunda kalmayacak.

Açıkçası, çevreci kart iddialarının ardından, işin boyutunu öğrenince bir miktar hayal kırıklığına uğramadım değil. Ben zihnimde başka türlü bir çevreci kart hayali kurmuştum.

Örneğin kredi kartımız, aldığımız ürünü tam satın alma noktasında, satın alacağımız ürünleri bizim adımıza değerlendirse ve bize dese ki, “sen bu ürünü alıyorsun ama, bu ürün imalat aşamasında hiçte çevreci koşullarda üretilmedi, üretici firmanın duyarsızlığı nedeniyle, bilmem ne kadar kimyasal içerikli atık su doğaya olduğu gibi bırakıldı, tehlikeli katı atıklar gelişigüzel yerlere bırakıldı ve filtre kurulmadığı için yüksek düzeyde kirletici gaz gökyüzüne salındı, istersen sen bu ürünü alma, çevreye duyarlı üretim yapan ürünleri tercih et”. İşte ben tam da böyle bir kart hayal etmiştim.

Bu kadar da değildi elbette ki hayalim. Örneğin aracımızla benzin istasyonuna geldiğimizde, yine satın alma esnasında, “pardon, bu ayki karbondioksit salınım limitinizi doldurdunuz, bu sebeple bu alışverişinizdeki bedeli karşılamayacağım” dese nasıl olurdu. Tüm bunları, ısınmak amaçlı kullandığım yakıt alımlarında, evdeki tüm aletleri çalıştırmak için kullandığım elektrik faturasını öderken de yapsa, işte ben tam da böylesine bir karta çevreci derdim.

Biliyorum ki, fazlası ile hayalperest ve iyi niyetliyim. Hayalperestliğim kartların bu şekilde kullanımının ( sanal bir aklın, doğru ile yanlışı ayırt edebilecek teraziye sahip olacak bir teknolojik düzeye ulaşılamayacağını düşündüğümden) hiçbir zaman pek de mümkün olamayacak olmasından. İyi niyetim ise, aslen zaten tüketimi teşvik etmek amaçlı icat edilmiş bir alışveriş aygıtının asla, amaç çevrecilikte olsa tüketim alışkanlıklarımızı sınırlandırmak için kullanılamayacağından.

Oysaki yaşadığımız tüm çevre kirliliklerinin sebebi, tüketim alışkanlığımızın sınır tanımaması değil midir? Bu tüketim talebi, daha fazla üretimi doğurmakta, daha fazla üretim girişimi de, dünyadaki hammaddelerin hızla tükenmesine, daha fazla enerji ihtiyacına, daha fazla kirli gaz salınımına, daha fazla atık su oluşumuna, daha fazla katı atık oluşumuna sebep olmamakta mıdır?

Evet, ulaştığımız üretim düzeyi, gelir seviyelerinin yükselmesine ve refah toplumunun oluşumuna yol açtığı doğrudur. Ancak bu sürecin beraberinde dünyamızın doğal dengelerini de bozduğu diğer bir gerçektir. İnsanoğlunun bu dengeyi kurması gerekmektedir. Ne yazık ki, söz konusu bu denge, satın alma güdümüzün sınır tanımaması ve doğanın yıkımı yönünde hızla bozulmaktadır. Ve kredi kartlarının kendiside bu dengenin bozulmasında teşvik edici bir unsur olmaktadır.

Başlığımdaki soruyu bir kere daha sormak zorundayım, “Bir kredi kartı ne kadar çevreci olabilir?”

 
Toplam blog
: 453
: 1826
Kayıt tarihi
: 14.11.06
 
 

36 güneş yılı. 27 yıl G.antep, 9 yıl İstanbul. İstanbul, 90’lı yıllarda yaşandı, bitti.  Hep şe..