Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mayıs '07

 
Kategori
Müzik
 

Kurtalan Ekspres

Kurtalan Ekspres
 

Konuğum Bahadır Akkuzu: 1955 İstanbul doğumlu, 15 yaşında sahneye çıkmaya başladı, 17 yaşında ‘4 Adam‘ isimli Rock and Roll grubunu kurdu.

Daha sonra, ‘Sinyal’ isimli Klasik Rock grubu’nu kurdu. 1978’den itibaren Kurtalan Ekspres grubunun gitaristi, vokalisti ve kurucusu olarak çalıştı. Müzik hayatının içinde Barış Manço, Cem Karaca, Erkin Koray, Edip Akbayram vb. gibi müzik adamları ile birlikte gerek albüm gerekse konserlerde çalıştı. Ağırlıklı olarak Rock Müzisyeni statüsü içinde bulunmakla birlikte deneysel olarak araştırma müziği üzerinde, reklam müzikleri, firma tanıtım çalışmalarının ve dizilerin müziklendirilmesinde de bulundu. Barış Manço’nun aramızdan ayrılışından itibaren Kurtalan Ekspres’in solistliğini yapmaya başladı ve halen devam etmekte. Dünyanın çeşitli ülkelerinde çalıştığı sanatçılarla beraber Rock konserleri verdi. 2003 yılında Kurtalan Ekspres’ in 3552 isimli cd’ sinde besteleri, söz yazarlığı ve solistliğiyle bulundu. Barış Manço’ nun albümlerinde yer alan ‘Sakız Hanımla Mahur Bey‘, ‘Kara Toprak Ver Yarimi' (Gönül Ferman Dinlemiyor)‘, ‘Al Beni‘ isimli besteleri Barış Manço tarafından kullanıldı.

* Sevgili Bahadır, seni senden dinleyebilir miyiz?

Bir şekilde yaşamın içine adım atmış kendi kuralları ve kendi iç dünyasıyla yaşayan toplumsal kurallardan daha çok kendi kurallarına inanmış senetlerden daha çok sözlere güvenmiş yanlışlardan daha çok dürüstlüğe inanmış çalmaktan daha çok çalınmayı kabul etmiş görmemişlikten daha çok kaliteyi sevmiş paranın gücünden daha çok şahsiyetin gücünü hayatına geçirmiş biri diyebiliriz.

* Kurtalan Ekspresi’nden bahseder misin?

Kurtalan Ekspres 1971 yılında kurulmuş ama o ilk kuruluşu. Aramızda o zamandan kimse yok. Sonra 1978 yılında ben gruba girdiğimde yeni bir grup olduğumuz için Barış, ‘grubun ismini ne yapacaksınız‘ dedi biz de, 'Kurtalan Ekspres' kelimesinin soundunu beğendiğimiz için böyle kalsın dedik ve ikinci defa kurulmuş gibi olduk. 1978 den beri Ahmet Güvenç ve ben gruptayız. Diğer arkadaşlarla kalben değil ama sahne olarak ayrıldık. Yani seneye 30. yılımızı kutlayacağız.

* Daha nice yıllara inşallah. Bu arada grup üyelerini tanıtır mısın?

Bass Gitar: Ahmet Güvenç

Keyboard: Eser Taşkıran

Davul: Cihangir Akkuzu

Gitar, Vokal: Bahadır Akkuzu

* Bu günlere gelene kadar kimleri dinledin, kimlerden etkilendin?

Ben gerçek bir Deep Purple fanatiğiyim. Tabi ki bir sürü grup dinleyerek başladım ama ilk olarak Deep Purple diyebilirim.. Deep Purple, Led Zeppelin, Yes, Emerson Lake and Palmer, Bad Company, Humble Pie, Genesis, Ten years after, Rush, vs. vs... Yeni nesillerden de, Satriani, Steve Vai, Malmsteen, tabi ki Dream Theater. Bizden de, Erkin Baba.

Çaldığım kişileri söylemeyeyim zaten onları dinleyerek büyüdük. Şu anda, Pentagram, rahmetli Yavuz Çetin ki çok beğenirim müzisyenliğini. Bence en iyi gitarcıydı. Bunun dışında MÖF, Şebnem Ferah.

* Barış Manço’yla gülümseyerek hatırladığın özel bir anın var mı?

Çokkkkk, tonlarca. Çok özeller benimle toprağa gider ama gitmemesi gerekenlerden bahsedebiliriz.

Birgün Barış Manço’ nun evine eşimle birlikte oturmaya gittik. Zaten aile dostuyduk tüm grup. Bizimle beraber ani olarak röportajlar içinde geldiler bir anda karıştı ortalık. Bu durum Barış’ ın bilgisinde değildi ancak randevu verilmiş ama Barış’a haber verilmemişti. Tabi ki Barış çıldırdı çünkü o tip özel anlara çok önem verirdi. Beni ve eşimi çağırdı çok özür diledi. Biz de önemli olmadığını söyledik. Daha sonra birlikte basınla beraber salona girdik. Eşler oturdu biz de barışla röportaj yapacağız. Barış’ ın oradaki antika şişelerinin içinde çeşitli viskiler vardı, ‘Beyler buyrun oradan içki alın‘ dedi ama bana ‘Bahadır yaa bana yardım edersen içeride kahve hazırlayalım eşlerimize, yoksa birazdan röportaj falan dinlemeyip hepimizi kovmasınlar‘ diye espri yaptı. Peki dedim içeri gittik. Bana dedi ki, ‘Oradaki gördüğün içki şişelerinin en arkasında ağzı biraz kırık bir şişe var, çok yıpranmış görüntülü sen ondan içkini al kimseye de belli etme‘ dedi. Dediğini yaptım. Sonra röportajlar bitti ve basın falan gittiler, kaldık biz bize iki aile. O zaman durumu açıkladı.

- Bak dedi, tüm şişeler antika ve şık. Şık şişeleri görenler ona saldırıyor ama arkada ki eski şişede çok özel bir beyaz scotch var, şişeyi kimse beğenmediği için rağbet etmiyorlar bende bu yolu buldum. Biri sorsa bile, ‘Şişe oradaydı neden almadınız‘ diye kaytarırdım dedi.

Çok hoş bir anı. Sanırım bunu ilk defa açıklıyorum.

* Barış Manço’yla ilgili çok enteresan birşey var. Onun şarkıları sanırım insanlık varolduğu sürece dillerde dolaşacak ve bu inanılmaz birşey. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsun?

Bir kere baştan ülkemizde hep unutulmuşluktan dert yananların, Barış Manço’dan örnek alması lazım. 8 sene geçti tazeliğini kaybetmedi. Demek ki bu millet, bağrına bastımı tam basıyormuş, bilmeyenlere duyurulur...

Nasıl oluşu da bence, Barış’ın milletimiz üzerindeki en önemli noktası yazdığı sözlerdi. Çünkü bu sözleri biz Anadolu’da turne yaparken yerel ağızlardan duydukça yazardı ve onları zamanı geldiğinde kullanırdı.

* Senin için en özel şarkı hangisiydi?

Tabi ki Dönence, Gülpembe gibi şarkılar çok özeldi ama benim içimi acıtan bir şarkısı var. Çok severek hala söylüyor ve dinliyorum. O da, ‘Unutamadım‘ şarkısı. Nedense içimi acıtıyor o şarkı...

UNUTAMADIM
Dün yine yapayalnız, dolaştım yollarda
Yağmurlarda ıslanan, bomboş sokaklarda
Gözlerimde yaş, kalbimde sızı, unutmadım seni
Unutamadım, unutamadım, ne olur anla beni

Unutmak kolay demiştin, alışırsın demiştin
Öyleyse sen unut beni, yeter ki benden isteme
Gözlerimde yaş, kalbimde sızı unutmadım seni
Unutamadı unutamadım ne olur anla beni

Yıllar ikimizden de çok şeyler götürmüş
Sen yeni yuva kurarken, beni paramparça bölmüş
Gözlerimde yaş, kalbimde sızı unutmadım seni
Unutamadım, unutamadım ne olur anla beni

Unutmak kolay demiştin, alışırsın demiştin
Öyleyse sen unut beni, yeter ki benden isteme
Gözlerimde yaş, kalbimde sızı, unutmadım seni
Unutamadım, unutamadım ne olur anla beni

* Sence rock olması gereken yerde mi?

Türkiye’de tabi ki değil ama hızlı adımlarla ilerlediğini görüyorum. Henüz daha emekleme safhasındayız ama bu emekleme bitince çok büyük bir hız alacağımızı düşünüyorum. Tabi ki demokrasilerde kesintiler olup da milletin saç ve sakallarıyla uğraşmazlarsa...

* Yeni projeler var mı?

23 Mayıs’ ta İzmir’de konsere geliyoruz. Güzelyalı Belediyesinin bir haftalık festivali var. Bildiğim kadarıyla festivale başka sanatçılarda katılıyor. Bunun dışında bir cd çalışması başlama düşüncemiz var, o zaman topyekün harekete geçeceğiz, sanırım sonbahara doğru. Ancak bildiğiniz gibi kurukafa ve kemikli bayrağı olanlar satışları resmen mahvetti ve hiçbir yapımcı kolay kolay iş yapamıyor. O yüzden iş biraz sponsorlara kaldı.

*****

Bahadır Akkuzu’yla sohbet etmek inanılmaz zevkliydi. Son derece samimi ve alçak gönüllü. Saatlerce bıkmadan sohbet edilebilir. Sanatçı kişiliğinin yanında kişisel değerleri çok güçlü bir insan. Kendisine yazı yayınlanmadan önce son şeklini görebileceğini söylemiştim ama son anda vazgeçtim ve ona sürpriz yapmaya karar verdim. Birazdan arayıp yazının yayında olduğunu haber vereceğim. Umarım beni hoşgörür.

Sevgili Bahadır Akkuzu ve Kurtalan Ekspres, bu güzel sohbet için çok teşekkürler. Gerçekten benim için keyifli bir gündü. Tekrar görüşebilmek dileğiyle...

Sefalar getirdiniz.

DipNot: Grup Foto Candaş Arın’a ait.

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..