Nedennn?!

Sorularım var hayata dair.
Çoğunun muhtemelen bir cevabı bile yok.
Ama önemli olan her cevabı bilmek değil, özgün sorular sorabilmek belki de...
Kim bilir?

İşte sorulardan yalnızca birkaçı:

1. Neden 14-19 yaş arasındaki delikanlıların tipleri tıpatıp aynıdır? Belden, aşağı malum sınıra kadar düşmüş pantolonlar; yerçekimine yenik düşmüşçesine, tavuklar tarafından yolunup didik didik edilmiş gibi dikilmiş saçlar... Hepsi birbirinin aynısı. Yürüyüşleri bile aynı. Konuşmaları, bakışları... Gelişim görevlerinden biri mi diyeceğim ama ne Freud, ne Piaget, ne de Pavlov* bu konuya değinmiş. Onlar bilmeyecek de ben mi bileceğim!

2. Evini kiraya vermeye karar veren ev sahipleri fiyatta neden beş kuruş aşağı inmez? Bu sebeple yıllarca boş kalmış daireler biliyorum. Ev sahibi de paşa paşa aidatıydı, bilmemnesiydi öder durur aylarca. Ya da biri o kirayı ödeyemeyeceği halde kiralayarak, ilk 2-3 ay kirayı düzenli verip, sonra yavaş yavaş aksatmaya başlar ve en sonunda elektrik/su faturalarını takmak kaydıyla bir gece vakti pılını pırtını toplayıverir, kimsenin ruhu duymaz. Halbuki bütün suç ev sahibindedir kanımca. Biraz daha düşük bir fiyata verse evini, bütün bu maddi zararlar başına gelmeyecektir. Ama o bunu düşünemeyecek kadar paraya aşıktır...

3. Öğrenci merkezli eğitimi savunan bir okulda / üniversitede / dershanede neden öğretmen merkezli eğitim verilir? Halbuki dersi renklendirecek yüzlerce metot, materyal, alet edevat sayabilirim şuracıkta. Ne kadar zor olabilir ki düz anlatımın** dışına çıkabilmek? Ayrıca, geleneksel bir metot olan "düz anlatımın" hiçbir işe yaramadığını (birkaç istisna dışında) hepimiz "yaşayarak" öğrenmedik mi yıllarca?

4. Neden erkekler kadınları, kadınlar da erkekleri anlamamakta bu kadar ısrarcıdır? Hatta filmlere bile konu olmuş bu ("Kadınlar Ne İster" gibi***). Erkekleri bilmem de, bir kadını anlamak ve onu mutlu etmek çok basit aslında (Bkz. Sevgili Dinozor'un efsanevi bloğu: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=27065). Nedese kadın-erkek arasında hep bir çatışma, müsabaka, tartışma, hesaplaşma vb. vardır. Neden ama? Kadınlar erkeksiz, erkekler de kadınsız yapamıyor madem, e doğanın kanunu ya. Nedir peki bu kazanma-kaybetme mücadelesi? Kazan-kazan olgusunu hiç mi düşünen yok?

5. Neden uzaktan kumandaların pil kapağı hep bantlanır? Ben bugüne kadar bantlarla sarılmamış bir kumanda kapağı görmedim. Üstelik en kötüsü de, pilleri değiştirmek gerektiğinde, bantın kalıntılarından dolayı ellerin yapış yapış olması. Nedir bu durumu gerektiren? Yetkililere duyurulur: Kırılmayan kumanda kapağı istiyoruz!

6. Neden KPSS'de ezber gerektiren sorular sorulur ki? Öğretmen olmak için hangi kuramın öncüsü kimdir ezberlemek yeterli midir? Yapısalcılığı Wundt'un kurduğunu, Erikson'un da Psikoanalitik yaklaşımın öncüsü olduğunu ezbere bilmek beni öğretmen yapar mı? Ama bunları bilmemek, en az 1 sene işsiz kalmamla sonuçlanacaktır. Tuhaf değil mi sizce de?

7. Neden tiryakiler sigara içerken hep gözlerini kısar? Daha mı havalı duruyor yani? Biliyorum, duman gözlerine kaçmasın diye. Peki, göze giren duman zararlı da, aynı duman soluk borusundan geçerken ve akciğerlere ulaşırken zarar vermiyor mu ki? Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu canım!

8. Peki neden sigara içen insanlar otobüse binmeden önce son bir "fırt"ı kâr sayarlar? Hadi neyse son "fırt"ı çektiler diyelim, otobüse binmeden dışarı üfleseler olmaz mı? İçerideki halihazırda havasız kalmış ağır ortamı sigara dumanıyla daha da çekilmez hale getirme görevini kim verdi onlara? Yazık değil mi içeridekilere? Bunun astımı var, şu bayanın bebeği var, düşünen yok...

9. Acaba neden insanlarda çöpleri sokağa fırlatıp atma eğilimi vardır? Görüldüğü üzere her sokak ve caddede, her köşe başında mutlaka bir çöp kutusu var. Nedense yere fırlatmak daha kolay geliyor bazılarına. Acaba evlerinde de böyleler midir ki...

10. Son olarak, merak ediyorum da neden konu komşu ve elalem, "yaşı geldiği halde" evlenmemiş birisi için son derece endişe duyarlar? (Bu "yaşı gelme" hadisesini asla anlayamayacağım. Kural mıdır yani!)Dış kapının dış mandalı olarak (kime ne kardeşim!) adaylar göstermeler, birilerini önermeler, birilerine göstermek üzere fotoğraf yürütmeler falan da neyin nesi canım? Onlara ne oluyor? Üzerlerine vazife mi? Önce vergilerini versinler, bir şeyler üretsinler falan yani. Şahsen evleneceğim kişiye ve özellikle de zamana kendim karar vermek isterim. Elaleme dert oldu yahu!

Merak ettiğim daha o kadar çok şey var ki aslında! Kiminin cevabı yok, kiminin birden fazla cevabı var. Soruların pek çoğu bu sebeple havada kalıyor. Benim gibilerse bazı şeyleri merak etmeye devam ediyor :)

* Freud, Piaget, Pavlov: İnsan davranışlarının nedenleri üzerinde açıklamada bulunmuş olan bir takım psikoloji akımlarının öncülerinden bazıları.
** Düz anlatım: Sadece öğretmenin, birkaç gün sonra unutulacak olan bilgileri durmadan aktardığı, öğrencilerinse kâh dinlediği, kâh uyudukları bir ders ortamı düşünün. Öyle bir şey işte.
*** Kadınlar Ne İster: Oyn: Mel Gibson, Helen Hunt. Yön: Nancy Meyers.

<özlem boral="">