Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Haziran '07

 
Kategori
Eğitim
 

Üniversite ve bölüm tercihlerinizi yaparken...

Üniversite ve bölüm tercihlerinizi yaparken...
 

ÖSS bitince sınav iyi de olsa kötü de olsa tüm öğrenciler rahatladılar. Bu rahatlık üzerlerindeki büyük bir yükten kurtulmanın rahatlığı. ÖSS sonuçları geldiğinde yeni sıkıntı başlayacak. Bu sıkıntı puanı iyi olanlarda daha çok olacak. Puanı iyi olmasına karşın kararını henüz verememiş olanlar ve puanı tercih edeceği yerlere göre sınırda olanlar için zor günler gelecek.

DÜZEYİNİZİ EN İYİ SİZ BİLİRSİNİZ

• ÖSS değerlendirmesi sonucu size gelmiş olan puan -sınav günü bazı şanssızlıklar yaşamamışsanız- sizin hangi düzeyde olduğunuzu gösterir. Kendi kapasitenizi ve bu sınav sonrası düzeyini en iyi değerlendirecek olanların siz öğrenciler olduğunu unutmayınız.

ÜZÜLMEYİN

• Başarı kavramı her öğrenci için değişiktir. Bir öğrenci için 160 veya 185 barajını aşmış olmak büyük başarı sayılırken, bir başkası için ilk 1000'e girememek başarısızlık sayılabilir.

• Gelen puanınızı başarısızlık olarak değerlendiriyorsanız, bunu bir üzüntü kaynağı yapmayın. Üzülmek ne sizin puanınızı artırır, ne de size birşey kazandırır. Kendi puanınızı en iyi şekilde değerlendirmeye çalışın.

BARAJI AŞAMAYAN ÖĞRENCİLER

• 160 veya 185 barajını aşamayan öğrencileri iki grupta değerlendirmek gerekir. Birincisi baraj puanına yakın olup aşamayan öğrenciler. Bu öğrenciler gelecek yıl için biraz daha ciddi hazırlandıklarında barajı geçebileceklerdir. Barajdan çok uzaklarda düşük puan alan öğrenciler sınavda bu duruma neden olan şanssızlıklar yaşamamışlarsa ÖSS için çok fazla ısrarcı olmamalıdırlar. Bu öğrenciler üniversitenin tek seçenek olmadığını bilerek kendilerine başka bir yol çizmeye bir an önce başlamalıdırlar. Üniversite okumak yaşamdaki tek seçenek değildir.

AZ PUANLI ÖĞRENCİLER:

• Aldığınız puan bu yıl sizi ancak Açıköğretim Bölümlerinden birine yerleştirmeye yetiyorsa, kendi düzeyinizi biliyor ve gelecek yıl da daha fazla bir başarı elde edemeyeceğinizi düşünüyorsanız, zaman kaybetmeden bu yıl Açıköğretim Fakültesine kaydınızı yaptırın. Ciddi bir öğrenci olarak burada öğrenciliği sürdürürün. 3 yıl deneyip, dersanelerde zaman öldürdükten sonra daha iyi olduğunu düşündükleri bölümleri kazanamadıkları için bu kadar yıl kayıpla Açıköğretim'i tercih etmek zorunda kalanlardan daha şanslı olacağınızı düşünün.

ÇOK PUANLI ÖĞRENCİLER

• Gençler herşeyin doğrusunu bildiğini düşünür. Biz de gençken doğru olduğunda ısrarlı olduğumuz bazı şeylerin o zaman düşündüğümüz gibi olmadığını daha sonraki yaşlarımızda anladık. Özellikle yüksek puan alan gençlerden bazıları ısrarla bazı bölümlere girmeye çalışırken zaman yitiriyorlar. "Mutlaka Hacettepe Tıp olacak" diye veya "illaki ODTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği olacak" diye ilk yıl çok yüksek puanla açıkta kalıp ertesi yıl ilk yılda alabildiği puan kadar bile alamayıp hiç istemediği yerlere giren öğrenciler olduğunu unutmayın. Özellikle çok başarılı öğrenciler, ilk yıl aldığınız puanla mutlaka bir yere girin. Bazı üniversite veya bazı bölümler sizde bir takıntı oluşturmasın. Daha çok istediğiniz bölüm için puanınız yetmiyorsa daha az istediğiniz bir bölüme girin, onun için de puanınız yetmiyorsa, mantığınızın uygun göreceği bir bölüme girin. Ve iyi bir puana sahipken sakın açıkta kalmayın. Yitireceğiniz bir yılın değeri çok daha fazladır. Hiç düşünmediğiniz halde yalnızca puanınız tuttuğu için girdiğiniz bölümü de çok sevebileceğinizi düşünün. Hatta, iyi ki böyle olmuş diyebileceğinizi...

PUANINIZ DEĞİL, SIRANIZ ÖNEMLİ

• ÖSS sonucu size puan ve sıralama (veya yüzdelik dilim) olarak gelecektir. Tercihlerinizi yaparken sakın puanları kesin sayılar olarak kullanmayın. Çünkü geçen yılın puanı "elma"ysa bu yılın puanı "armut"tur. Ne demek istendiğini anlamışsınızdır. Elmalarla armutları karşılaştıramazsınız. Puanlar yalnızca bir fikir verir. Bu nedenle o puanların bu yıl aynı olacağını kesinlikle düşünmeyin. Geçen yıl sizin puanınızdan daha düşük puanlı bir bölümün puanının bu yıl sizin puanınızı geçebileceği olasılığını gözardı etmeyin. Yani o bölümünü bu yıl garanti olduğunu düşünmeyin. Tam tersi de sözkonusu olabilir. Yani geçen yılın puanına bakıp bu bölüme giremem diye yazmamazlık etmeyin. Geçen yılın puanı sizden çok olan o bölümün puanı bu yıl sizin puanınızın altında olabilir.

TERCİH LİSTESİNDE İLK SIRALAR GÖNLÜNÜZDEKİ YERLER OLSUN

• Tercihleri yaparken puanları ve sıranızı biliyor olacaksınız. Kendi yerinizi ve tercih edeceğiniz bölümlerin geçen yılki yerlerini bilerek tercihleri yapmaya başlayacaksınız. Tercih formundaki ilk sıralara gönlünüzdeki yerleri yazın. Bölüm kontenjanındaki artışlar/azalmalar, bölümlerin popülaritesindeki değişiklikler ve tercih yoğunluğunun değişmesi bölümlerin sıralamadaki yerlerini değiştirebilir. Bir bölümü birinci sırada yazıp veya onuncu sırada yazıp kazanmanın farkı yoktur.

TERCİH LİSTESİNDEKİ ORTA SIRALAR

• İlk sıralara gönlünüzdeki yerleri puan kaygısına kapılmadan ancak anlamsız bir abartı içinde bulunmadan yazıp sonraki sıralara ikincil olarak düşündüğünüz bölümleri yazın. Belirli bir meslek dalı düşünüyorsanız değişik üniversitelerin bölümlerini sizin için avantajlı olacak şekilde sıralayın. Bu sıralamayı yaparken geçen yılın sıralamasına göre davranmayın ancak kesinlikle daha yüksek puanla alacağı belli olan bölümü daha düşük puanlı yerden sonra yazarak bir tercihiniz boşa harcamayın.

TERCİH LİSTESİNDE SON SIRALAR

• Son sıraları hazırlarken düşünceleriniz çok önemlidir. Eğer mutlaka bu yıl bir bölüme girmek istiyorsanız son tercihleri daha düşük puanlı yerlerden seçmelisiniz. Geçen yılın puanları ve sıralamaları bu yıl tamamen aynı olacak değildir. O sayılar size yalnızca fikir versin, kısmen yönlendirsin ama ciddi değişiklikler olabileceğini de asla unutmayın. Mutlaka bir yere girmeyi düşünüyorsanız buna göre daha düşük puanlı bölümleri de tercih edin.

GELECEK YIL YENİDEN SINAVA GİRECEKLER

• Barajın altında çok büyük fark olmadan kalmışsanız veya barajı aşmanıza karşın bir bölüme girecek puanı alamamışsanız bu durumun nedenlerini kendi kafanızda sorgulayın, eksik olanın ne olduğunu bulmaya çalışın ve önümüzdeki bir yılı en iyi değerlendirmeye çalışın.

• Barajın altında büyük farkla kalmışsanız ve gelecek yıl da durumun çok farklı olabileceğini sağlayacak gelişmeler olamayacağını düşünüyorsanız üniversite düşüncesini kafanızdan çıkartmaya başlayın ama tamamen çıkarmayın. Yaşamınızın yolunu başka alanlarda çizmeye başlayın. İş bulmaya çalışın. Ertesi yıl mutlaka sınava girin.

• Bir yıl boyunca hazırlanın. Çok okuyun. Gazete okuyun, roman okuyun, edebiyat klasiklerini okuyun, şiir okuyun. Okumanın sizde yaratacağı değişikliği gözleyin. Bir yılını haftada enaz bir kitap okuyarak, hergün bir gazeteyi izleyerek geçiren bir kişinin sınavın sözel bölümünde başarısız olması olanaksızdır.

• Sınavı kazanamadığınız yıl bilgisayarın karşısında ne kadar süreyle oyun oynadığınızı, MSN’de ne kadar zaman harcadığınızı hesaplayın.

• Dersaneye veya özel derslere gitmemeye çalışın. Çünkü bunlar size kendinizin düzenli çalışmanız kadar çok katkı sağlamayacaktır. Kendiniz sistemli bir şekilde çalışarak daha büyük başarılar elde edebilirsiniz.

AİLENİZİN VE SİZİN ÖZEL DURUMUNUZU GÖZÖNÜNE ALIN

• Ailenizin koşulları ya da sizin durumunuz belli şehirlerde okumanızı gerektiriyorsa başka şehirlerden tercih yapmayın. Daha sonraki pişmanlıklarda geç kalmış olabilirsiniz.

• Puanınız üniversiteye girmenize yeterken, daha iyi tercihleri kazanma umuduyla bir yıl daha hazırlanmayı düşünürseniz, bu geçen sürenin size getireceklerini ve götüreceklerini çok iyi düşünün. Bu hazırlık süresini "Dersane+Özel ders" gibi yaygın hazırlık yöntemleriyle değerlendirmek gibi bir planınız varsa ailenizin bunun maddi yönünü nasıl karşılayabileceğini düşünün. Yani bencil davranmayın. ÖSS’ye girdiğinize göre artık çocuk değilsiniz.

• Özel üniversiteler aklınızdan geçiyorsa ailenizin maddi durumunu çok iyi tartın. Hatta onlar bu konuda gönüllü davransalar bile iyi hesaplayın ve ailenizi sonraki yıllarda zor durumda bırakmayın.

• Üniversiteyi erkek arkadaşınızla / kız arkadaşınızla aynı bölümde veya üniversitede okuyabilmek için tercihlerinizi yönlendirmeyin. Tercihlerinizde duygusal davranmayın, gerçekçi olun. İleride değişebilecek koşullar sizde hem duygusal açıdan hem de kariyeriniz açısından derin yaralar açabilir.

SON UYARILAR

• Tercih haklarınızın tümünü kullanmaya çalışın.

• Asla tek tercih yapmayın, tek tercih (puanı çok çok üstlerde bulunan az sayıda öğrenci dışında) aptalca bir kumardır.

• Bu yıl aldığınız puanla bir yere girmeniz olanaklıysa mutlaka girmeye çalışın.

• Belli üniversite ve bölüm takıntısı içinde olmayın, her üniversite ve bölümün güzel yanları vardır.

• Size gönderilen tercih kılavuzunu çok dikkatli ve gerekirse defalarca okuyun.

• Çevrenizden, basından, Internet'ten gelen önerileri değerlendirin, ancak bunlar size yalnızca fikir versin. Siz kendi düşündüğünüzü yapın. En doğruyu siz bilirsiniz..

• Herşeye karşın bu yıl üniversiteye girememişseniz çoğunluktan biri olduğunuzu düşünün ve çok üzülmeyin.

• Yeniden sınava girecekseniz, dersane ve özel ders içeren hazırlık yöntemleri yerine programlı çalışarak kendiniz hazırlanmaya çalışın. Dersaneye gitmeyin, özel ders almayın.

• Seçimler öncesi siyasi partilerin “ÖSS kalkacak” vaatlerine kanıp gelecek yıllar için buna dayanan planlar yapmayın. ÖSS’nin kalkması gibi bir olasılık olamaz.

 
Toplam blog
: 1735
: 2429
Kayıt tarihi
: 22.09.06
 
 

27 Mart 1959'da İnebolu Yeşilöz Köyünde doğdum. Yeşilöz Köyü İlkokulu, Yeniyol İlkokulu, İnebolu ..