İstikbalini, istiklalini düşmanlarının insafına terk etmek !...

Artık kuşku yok, son saldırıların arkasında direkt veya dolaylı olarak ABD var.

Uzağa gitmeye gerek yok. Daha önce yazdığım bloklarda "tezkerenin intikamı alınıyor" demiştim. Oysa tamda genel seçimler öncesi AKP’nin İran ile yaptığı doğalgaz anlaşması ve ABD’nin karşı çıkışını anımsarsak son olayları bu anlaşma ile ilişkilendirmek için fazla kanıta gerek yok.

Artık saldırıların ayrıntıları kesinleşiyor. Helikopterlerin bile kullanıldığı öne sürülüyor. Rus yapımı, ABD yapımı silahların kullanıldığı kesinlik kazanıyor. Ve gelinen noktaya hayretle bakmak gerekir. Örgüt Türkiye’yi masaya çağıracak kadar cüretini artırıyor.

Barzani, Talabani ve ABD üçlüsünü arkasına alan örgüt efeleniyor.

Uyuşturucu ticareti ve kazanılan kara paranın AB ülkelerinde aklandığını eklersek ortaya Türkiye’nin ebedi düşmanlarının portreleri çıkıyor!

Anlaşılmayan şu; bu ülkede gücünü Türk ulusundan alan , Bush veya AB’den icazet almayan bir iktidara şiddetle ihtiyaç var.

Atatürk emperyalizmin kuklalarına karşı başka yerlerden icazet alarak mı savaştı.

Bu gün sergilenen görüntü bu ülkenin onurlu tarihine hakaret değil mi!
Kuzey Irak’ta oluşan kukla devletin anayasasında Sevr’e gönderme yok mu! Kaçan örgüt mensuplarına sığınma hakkı yok mu?

Elektrik Türkiye’den!

Gıda Türkiye’den!

İnşaat malzemeleri Türkiye’den!

Üstelik Türkiye Cumhuriyetin de üretilen elektrik Barzani’ye daha ucuza veriliyor!

Benzin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından daha ucuza gidiyor peşmergelere !

“Kürt kedisi bile vermeyiz Türkiye’ye “ diyor aşiret parçası.

Son yıllarda uygulanan, planlı yürütülen Cumhuriyet ve değerleri ile olan hesaplaşma…

Ve tablo anlayana çok acı.

Aklıma Atatürk’ün Gençliğe hitabesi geliyor.

Gaflet ve delalet diye başlayan …

Dahası.

ABD diyor ki; "Irak güçleri ile teröristlere gereken yanıtı verebiliriz, on gün daha sabredin ".

İstikbalini, istiklalini düşmanlarının insafına terk etmek değil mi dir, bu ulusun gözünün önünde oynanan orta oyunu...

Dilim varmıyor…