Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ocak '18

 
Kategori
Blog
 

Blogcu Geldi Blogcu. "Allı, Morlu, OHAL'li, Fıstıki, Kurşuni, Limoni" Bloglarım" Var!

Blogcu Geldi Blogcu. "Allı, Morlu, OHAL'li, Fıstıki, Kurşuni, Limoni" Bloglarım" Var!
 

Yağmurcu geldi yağmurcu
BLOG’cu geldi blog’cu
Ahmak ıslatanı
Dolu yağdıranı,
Sicim gibi ıslatanı,
Göklerden boşaltanı
Romantik takılanı
Eşantiyon yağmurlarım var.

Blog’cu geldi blog’cu
Blog’larım var allı morlu
Üstelik de, lay lay lom’lu

İncilerim var, naylonlu
Çakmak, benzin fitil yay var
Bloglarda boy boy çakmalar
Çakar çakmak, çakaralmazlar var

Kenarına bak kızını al misali
Blog’larımız var, bol desenli
Allı morlu, fıstıki, deli pembeli,
Deli deli kulakları küpeli

Kimisi jorjet, kimisi de simli
Derya kuzusu bunlar
Kızlar oturmuş fındık ayıklar
Ah neremi  neremi
Yesin onu ninesi
Blog’lardan gelir sesi
Kadifedendir kesesi

Gelip geçti blog’larda, cinlisi perilisi
Melekleriyle yüreğinden  öpülesi
Sakıncalı sakıncasız piyadesi
OHAL ile  hizaya getirdiler bizleri,
Blog içi, ekmek arası OHAL ile
Nasıl da düştük biz, bu  hallere
Enine nanay, dikine nanay
Şinanay yavrum şinanay

Gidem gidem diyem
OHAL’le nerelere gidem
Çaresizim, gurbanin olem
“Ört ki, ölem “  mi diyem

Blog’cu geldi blog’cu
Allı morlu, zeytuni blog’larım var
OHAL vurgunu kalemşorlar
Blog yarası, üzüm karası,
İmamın karısı, kaçtı gece  yarısı
Baktın ki kar havası
İçeri gir kör olası.

Blog’ların ağır toplarındandı
Bileceksiniz düşünün bire
"Pirmete," az mı seslenmedi bizlere
“Ağır ol, molla desinler” diye
İmam bayıldı, molla ayıldı derkene
“Çek ustam, pilav üstüne
Az molla  bozuntusu” hele.

Blog’larda. “To be or not te be”
Bir ihtimal, o da tüymek mi dersin?
Bloglardan dertli olanlara,
Önce derim, yorgana bak yogana
Ya  ayağını kısalt,  ya yorganını
Akşamları yak klimanı
Dürüye’ nin güğümleri kalaylı mı?
Etekleri kısa mı

Baş göz edilmişiz  biz, facebookla
İflah olmayız biz,  bu akılla
Arada bir  sorar “ne düşünüyorsun?”
Bir eksik kalır sormadığı:
“Cebinde  harçlığın  var mı”

Bazı bazı bulup buluşturur,
Anılarla  karşına  kurulur
Maziden bir çuval hatıradır
Mazi kalbimizde bir yaradır.
Bazen sevinir, bazen içimiz kararır.

Bazı bazı bizi adda’lara götürür
Hava güzel bulutlar dağıldı diye diye
Bi sormadığı kalır:
“Harçlığın var mıdır ?”
Kimsenin aklına gelip de istemez
Bana uçan balon al diye

Bozacının hep vefalısını aradık biz
En hasını Milliyet Bloglarda bulduk biz
Her öne konanı, yemeyiz biz.
“Biz Dünya dördüncüsüyüz
Biz Türki’ye birincisiyiz”,
Diye diye
İdaremizde öğünürüz.
Hal böyle iken
Şu işe bak
Bir de buradan yak.

Arada bir  Hatırlanmak isteriz.
Haftalık bültenlerden çıksın sesimiz
Bizler, orada nefes alırız.
Künyemiz orada yazılır
Kitaplarımız orada onore edilir,
Ölülerimiz oradan anarız.
Orada selamlaşır, orada yatar kalkarız.
Biz orada nefes alırız.
Yazılarımızla biz
Mangal kömürü gibi seçiliriz
Biz bir aileyiz.
.
Heyt  ustam, sen şu işe bak
Hadi olmadı, sen buradan yak
Heyamola heyamola
Şen ola düğün şen ola.
Ya işte böyle böyle
Anladın mı, Hanya’yı, Konya’yı?
Ya sen Kandıralı?

Nasılsa, geçti geçiyor,
Blog’cunun pazarı
Sen sen ol,
Sür eşeği Niğde’ye


 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..