Gittikçe yumuşuyorum...
Güne tebessümle başlamama neden oldunuz. Umarım günüm/günümüz de böyle geçer. Kutluyor, saygılar gönderiyorum.
11 Temmuz 2011 08:26Memefili ve memefobi gerçeği
Ya yıldız koymasınlar ya da "beş yıldız" dan aşağı olmasın... Döktürmüşsünüz yine Sayın Supcin, saygıyla.
03 Temmuz 2011 06:49Yaşamak keyfiiii!
"Yaptınız mı" dediklerinizden birkaçını yapmış, birkaçını da beceremediğim için yapmamışımdır. Yapamadıklarımın yerine belki de çok daha çılgınını yapmışımdır. "Her şeye rağmen mutluyum" demem de bu yüzden olsa gerek. "Asıl sanat yaşamdan keyif almasını bilmektir" diyorsunuzya, çok doğru... Öyle veya böyle; hepimiz "sanat"çıyız yada "sanat"çı olmak için çabalıyoruz. Saygıyla Sayın Supcin.
25 Haziran 2011 18:58Dayayıp şakağına namluyu...
Sabahın 5'inde güne başlarken okuduğum ilk yazının konusuna bakın. Arada bir fotoğraf ve alt yazısına dönmesem belki de üçüncü sayfalara malzeme olacağım. Bir ara, "Supcin bu intihar işini mizaha bağlar" dedim ama o da olmadı... Ne yapacağız şimdi biz; tamam mı devam mı? Aspirin'le de olmuyor(!) ... Gerçekten; yazmasını bildikten sonra konu ne olursa olsun, okunur ve beğenilir oluyor. (Bkz: Emine Supcin) Saygıyla.
21 Haziran 2011 05:19Dayayıp şakağına namluyu...
Bu yazınızı daha sonra okumak üzere saklıyorum. 'Anladınız siz onu'... Saygıyla efendim.
20 Haziran 2011 19:34Blog kategorisinin kaldırılmasını öneriyorum
Neye/niye oynadığınızın farkında/yım-yız...Siz; farkında mı sınız? Saygıyla.
14 Haziran 2011 17:29Blog kategorisinin kaldırılmasını öneriyorum
Bu bloğunuzu keşke 'mizah' kategorisinde yayınlasaydınız(!) Saygıyla.
12 Haziran 2011 06:59Plasebo etkisi
"Nerelerde dolaşıyorsunuz Sayın Supcin, neler edip, neler söylüyorsunuz?" Yazınıza arkadaşların yorumları da eklenince insanın bu blogdan ayrılası gelmiyor. Öyle de oluyor zaten. Dönüp dönüp geliyorum. Kalemin dert görmesin. Saygıyla.
12 Haziran 2011 06:54Çapkın kadınlar (!)
Neden: Erkekler; kadın çapkınlık yaparsa 'sebebi vardır' demez, başka şey der? Neden: Kadınlar; erkek çapkınlık yaparsa 'sebebi vardır' demez, onlar da başka şey der? Çapkınlık: Huya, şuya, buya göre mi değişir ve yapılır, aranan özellikler uğruna mı, yoksa daha fazlasını istemek uğruna mı? Çok çetrefilli bir konu, bana müsade... Harika bir yazıydı Sayın Supcin. Zaman buldukça geriye dönük diğer yazılarınızı da okuyacağım. Saygıyla.
10 Haziran 2011 07:27Kısa yazmak üzerine, kısaca!
Süleyman Hoca'ya verdiğiniz cevapta, "Basılmamış kitaplara baskınların düzenlendiği bir devirde, ben tutmuş kısa yazmaktan söz ediyorum!" diyorsunuz ya... Diyorsunuz ve ben de sizi ayakta alkışlıyorum... Saygıyla Sayın Supcin.
28 Mart 2011 23:38