Elimde bir bıçak tutuyordum, ucunda kan vardı. Ben kimi öldürdüm ?-2
Soluksuz okudum. Karışık bir hikaye :) stephan king romanlarına benziyor. Arı kovanına çomak sokan kızdan sonra :) çok iyi gitti. Selamlar.
12 Kasım 2012 09:13Elimde bir bıçak tutuyordum, ucunda kan vardı. Ben kimi öldürdüm?
Öldürürken bir iz bırakmamış olman mümkün değil. Enselenmen an meselesi. Yakayı çabucak ele vermek istemiyorsan çağırılan yere giderken tırnaklarının içindeki kurumuş kan lekelerini temizlemeni öneririm. Ama içimdeki bir his eğer bu öykü devam edecekse katilinin Sarah olmadığını söylüyor. Sarah olsa olsa düşüncelerinde katildir. Fiziki değil.! Ürkütücü psikolojik bir hikayeydi. Günün hangi kısmında iyi gelir bilmiyorum ama bu saatlerde pey iyi gelmedi. Sevgiler.
06 Kasım 2012 16:47“Bir şey uğruna ölmenin” dünü ve bugünü!
Pazartesi sabahı bir felsefe kitabını elime almış ve kafamı kaldırmadan soluklanmadan, analizlerinizi okur buldum kendimi. Günümüz insanının içinde bulunduğu duygu karmaşasını ve her derin duyguyu hunharca ne kadar kolaylıkla harcadığını anlatacak daha ne yazılabilirdi ki? Kendimizden zaman çalmak adına, teknolojinin ön plana çıktığı ve iki arada bir derede yaşadığımız hayatımızdaki "ölüm","aşk" algısı. Çok güzel bir blogdu. Teşekkürler paylaşımınız için.
05 Kasım 2012 09:56Keşke
Her sabah yeni bir umuda kalkar insan, kalkar da her aynı şeyi yaşadığında yeniden umutsuzlanır. Umudunu kırmak istemem ama. Bir insan 7 sinde neyse 70 inde de odur.
11 Ekim 2012 10:32‘Temenna’ üstüne 'temenna(h)'…
Bizi yönetenler karşısında sağ elini önce göğsüne, sonra ağzına ve sonra alnına koyan zihniyetlere sormak lazım...
10 Ekim 2012 13:45Onbeşliler geliyor... - Biz gibiler-
Bu hikaye roman olur üstâd...
09 Ekim 2012 12:46Alaza düşe-n yalnızlığım!
Hiç düşünmemiştim. "Cennete kadar yolun var" olabileceğini. İçimiz kötülemiş bizim. Bir nebze iyiliğe kattığın için sağol. Bu arada yılın 350 günü senin 15 günü benim.. :))
08 Ekim 2012 13:11Gri duvar üzerine, mor
Mor dediğinde işin rengi değişir. BİLirsin. Bu gidişle şiirlerine müptela edeceksin.
03 Ekim 2012 22:25Beni "bil"ir misiniz?
şiirini okurken kelimlerle oynayışın Yılmaz Erdoğan'ın bir şiirini aklıma getirdi. "Bizi BİLirsin. Yaşamak biliriz vademiz dolduğunda avuçlarına gömülmeyi... bir başka şiiri de der ki: Bende sana yetecek ben kalmadı..." :)
03 Ekim 2012 13:44Sen yazdıkça, seni daha çok özlüyorum
Yorumlalamışım bunu. Belki de zamanla anca kendime gelmemdendir. Özetle;; Demem o ki, Sen yazdıkça seni daha çok özlüyorum. kızkardeşimi de Ama sen yazdıkça Ben daha çok ağlıyorum Şanslı mıyım neyim?
03 Ekim 2012 12:43