Korkunç iddialarla Blog kapısına dayanan zorba!
Neler oldu yine? Bir kaç yazıma gelen yorumlardan bir gariplik olduğunu sezmiştim fakat blogları eskisi kadar takip edemediğimden bir anlam verememiştim.Nedir bu saçmalık? Bana anlatacak kimse yok mu?
28 Kasım 2008 11:49Blog yazarları da, gözaltına alınabilir mi ?
Yani o sevimli blogcu hızır gibi yetişmiş mi oldu ossat :)) 12 satırcıkla.Sevgiler, selamlar.
20 Ekim 2008 12:10Şehrimde olmak; tam anlatamasam da...
Hala ilk günkü gibi aynı güzellikte yazılarınız.Sevgiler:)
13 Temmuz 2008 14:21Şuramda bir kuş ötüyor
Savaşın neresindeyiz?...Peki yaşamın neresindeyiz ki, savaşın neresin de olalım.....
10 Temmuz 2008 18:13Efsanevi MB Orkestrası - Volume 2
Sevgili arkadaşım, hani şu eski çağlarda daha çok roma dönemi filmilerinde olur ya, beyaz elbiseli sarı uzun saçlı kadınlar ; büyük uzun telli bir çalgı çalarlardı.Adını bir türlü hatırlayamadım.İşte ben ondan çalmak istiyorum.Sevgiler.
10 Temmuz 2008 16:13Onlar KOCAMAN çocuklar ''Ufaklık''
Çok teşekkür ediyorum sana.Benim için güzel bir sürpriz oldu.Bu sabah görmeyi beklemiyordum bloglarda beni :) Çok sevindim.Aslında son bloğumda yazmıştım bu gitme işini.İş sebebiyle şehir değiştiriyorum ve sanırım uzun bir süre internete giremeyeceğim.Küçük fakat çok şirin bir yer.Ben bir bilgisayar alana kadar bekleyeceksiniz.Bu arada ben de yazılarımı biriktiririm.Zor bir süreç beni bekliyor.Hepinizi çok özleyeceğimden emin olabilirsiniz.Teşekkürler,sevgiler...(Yorum yapanlara ayrı bir yazı düşünüyorum dönünce.)
06 Şubat 2008 17:23Blog toplantılarında neler oluyor?!
aRTIK ZAMANIM OLACAĞI İÇİN BELKİ BİR DAHAKİ TOPLANTIYA BENDE KATILABİLİRİM.sEVGİLER.
05 Şubat 2008 12:53Pencü se, severler güzeli gencüse!
Şimdi ben bu yarışmaya katılabilir miyim acaba? Gençmiyim, yaşlımıyım karar veremedim.Sevgiler.
17 Ocak 2008 08:42Benim kağnı'larım
Bende ayaklarımı sallaya sallaya o kağnının arkasında giderken, kete yiyerek zevkini çıkarmak isterdim.Ne şanslısınız :)
16 Ocak 2008 14:43Miş miş. Muş muş. Mış mış.
Evde eski günlüklerimi buldum.Açtım baktım.Sadece ben okuduğum halde noktalama işaretlerini kullanmışım.bu bir özgürlük kısıtlaması veya kendini kasma,sıkıntıya sokma olayı değildir.Kuralcılık da değildir.Olması gerektiği gibidir.Bir virgül, bir nokta çok şey ifade eder.O halde hiç noktalama işaretlerini kullanmadan yazalım bakalım neler olacak?Yeni kuşakların konuştuğu üçyüz kelime ne hale gelecek?Ben attığım her adımdan sorumluymuş gibi hissediyorum.Sevgiler.
16 Ocak 2008 14:35