İçkiden, balıktan, mezeden anlayacaksın…
Pazartesi günü saat 13.00 da okudum yazınızı. Ama olmaz ki bu saate...Akşamı bekleyelim... Evet! Balık yapmak lazım bu akşam. Yanında en iyi arkadaşı rakıyı koymalı. Fonda da güzel bir rembettiko olsun lüfen. Kaleminize sağlık Ali Bey.
18 Ocak 2010 12:58Kahve kadın, kadın kahve...
Çok güzel bir yazı akla zor gelicek şahane bir benzetme tebrikler...
26 Mayıs 2007 20:43Şarap mı, rakı mı?
Okurken düşündüm acaba ben neyi tercih ediyorum diye, bir türlü birirni üstün tutamadım. Çok güzel bir noktaya değinmişsiniz keyifle okudum.
26 Mayıs 2007 20:28Kahvenin hatırı kaç yıl ?
Yazınızı ilgiyle okudum ve birazdan kalkıp kendime bir güzel türk kahvesi yapıcam çok canım istedi biden. Kokusu, içimi, keyfi. sohbeti güzel olanından.
15 Mayıs 2007 16:26Nostaljik takılmak isteyenler için: Kasetbiçen
Kasetlerden önce plaklarımız vardı. Plaklarımız takılırdı aynı bölümü tekrar tekrar dinleyince koşa koşa gidip düzeltirdik.Yerine yerleştirmeden önce iyice temizler öyle dinlemeye başlardık inceden bir cızırtıyla. Daha sonraları kasetler başladı tıp kı yazdığınız gibi.
11 Mayıs 2007 21:02Her kadın kurufasülye pişiremeeeez
Zaten iştahlı bir insanım bu yazıyı okumak çok iyi oldu benim için:))) Keyifli ve güzel bir yazı ve resim çok yakışmış sıcak ve sempatik.
01 Mayıs 2007 16:28Dünya gibi yemek kültürüde değişmeli
Yazınız çok keyifliydi ben de şu noktadan yaklaşmak isterim; damağı zenginleştirmek için,algıyı açmak için soslar farklı tatlar her zaman denenmeli Fakat boğazda doğmuş büyümüş ve boğazı solumus bir boğaz çocuğu olarak şunu söylemeliyim.Boğazdan çıkan yediğiniz yada yiyeceğiniz balığa sos koymayınız.Balığa yazık, yağını sala sala kurumadan pişmiş ve boğaz akıntılarında yetişmiş bir balık kendi başına öyle lezzetlidir kiii belki biraz limonla tadına doyum olmaz.....
28 Nisan 2007 21:38