Sıra sana gelmiştir. Gençliği anlayayım derken, çocukluğuna veda etmek vardır bir de. Bir şeylerin ortasındasındır. Bir şeyler hep seni bekler. Yarım kalmış bir sürü hikayen vardır...
Sabahın ilk ışıkları, Sessizliğin ardından duyulan ilk insan sesleri. Gidiyorum. Geliyorum. Geride kalan silah, arkadaş sesleri, Önümde kocaman dünya ve sen. Bütün şiirlerim..
Yüzüme tokat gibi çarpan soğuk. Kilometrelerce uzaktan gelen, Saçlarımda hissettiğim rüzgarın. Dudakların. Ellerin. Gece uykum. Uyur-uyanık hallerimde elinden tuttuğum. ..
Konuşma, Kırdım seni. Üzdüm belki de. Ben seninle biz olmayı beceremedim. Ama yine de gitme. Gitme kal. En azından nefes alışını bileyim. En azından seni sevdiğimi bil. ..
Zamanın en zamansız şakasıydın bana, En olmadık zamanda gelmiştin nedense, Ve yine öyle en olmadık bir zamanda gittin. Sürekli ulaşılmazım oldun sonra, Neyi düşünsem, Nereye ula..
Doğacak yeni bir gün daha. Yeni bir sen gelecek gözümün önüne. Yeniden keşfedeceğim 'sen'i. Saçlarını, gözlerini, gülüşünü. Yeni bir şehir olacak belkide umudum. Karanlığın ardı..
Suçlu arar gibiydi geriye dönmek. Nedense ikimizde “Suçlu” değildik. Geride kalırken birer birer günler, Birikip, koca bir yıl oldu. Sonra koca bir yıl daha, Ve bir yıl daha. ..
Geride kalanlar ve geride kal(a)mayanlar arasında, Küçük, sevimsiz bir veda bu. Çoğu bilindik cümleler, temenniler. Kelimeler öyle bir anlamsızlaşıyor ki, Sanki kimse konuşmuyor da,..
Gidiyorum. İçeride sessizlik var, Sessizliğin arkasında aslında uzun sürecek bir ayrılık var, Ne almalıyım yanıma, Neyi unutmalıyım, neyi unutmamalıyım. Hayallerim, hedeflerim m..
Bazen güne bir siluetle uyanıp, Günün geri kalan saatlerini küskün geçirir, Küskünlüğünüze sebep hep bu şehir zannedersini. Gitmek istersiniz, nereye olursa, ama gitmek. Uzaklaşmak ..
Artık herhangi bir sayfaya baktığımda daha net bir görüntü oluşuyor. Her yazıda 'sen'i görüyo..