Bugün biraz siyaset-politika konuşmak geldi içimden. Gerçi herkesin korktuğu bir konu galiba. Sıradan insanı, gazetecisi, akademisyeni ve belki siyasetçisi bile konuşmaya korkar oldu içinde bulundu..
hani sana suskun der körler bilmezler içinde ne gözler yüreğin öyle büyük ki medyumlar bakar da anlamaz dilinden. cahilin derdi gelecek delinin derdi seni gerecek ..
kaldırımda bir kedi döveni söveni çok sevenini ararsan yok. nice dostlardan geçtim suskunundan yana derdim çok. kelimelere kıyafet ararsan süsler püsler satarsan ha bir..
hani çaresiz kalırsın ya işte orada bir yerdeyim, ölüm çat kapı yanımda ne çok sevmiş azrail beni gerçi değerini bilmek gerekir ondan başka önemseyenim olmadı bu hayat..
ölüme beş dakika kala sen geliyorsun yüreğime esirgiyorum seni kendimden ha belki bir boşluk olur da girersin hayatıma ölüme 5 dk kala dudaklarım seni anıyor şar..
Büyük babam bana "gelecek ne getirirse getirsin, sen ona hazır olmalısın, istediğin, hissettiğin ve düşündüğün gerçek olmayabilir. Ancak her istediğimizin doğru olduğunu da söyleyemeyiz. Bu yüzden..
Öyle bir gün gelecek ki, bugünün iple arayacaksın. Yaptıklarının özrünün kabul edilmesi için umulmadık nesnelerin kölesi olacaksın. Bugün yaşadığın rahatlığı, gelecekte ki sıkıntılarının bir temsil..
Yaşadığımız her şey uzak gibi gelir, içinde bulunduğumuz durumu düşünmeyiz. Yarın karşımıza neyi getireceğini bilmeyiz ama önemsemeyiz aynı zamanda. Sanki her şey sadece orada kalacakmış gibi yaşa..
gecenin bir saati yürüyorsan kaldırımlarda her adımda aklına sadece o geliyorsa yıldızlardan bir ümit güneş yerine onu istiyorsan sabahlarına ve her daim gözlerinde dudaklar..
Acı çekiyordum bedenimde kaybettiğim ruhumun izleri sen gider iken yaşanmışlığın acısı vardı kaybetmenin sızısı değildi yüreğimde senin eksikliğinin getirmiş olduğu hiçl..
Hayata dair çok fazla beklentim var aslında, fakat bu beklentileri karşılayabilcek zamanı yaratma..