Sabah çocukları okula gönderdim ama bir an önce mutfağa girip yemek yapmalıyım. Öğlene çocuklara yetiştirmem gerekiyor. Daha evi süpürüp sileceğim, akşam oğlan çay içerken koltuğa çay döktü bakalım..
BOŞ VERMEK... 1 Aralık 2013, 11:48 Ne çok biriktirdiğimiz duygular var içimizde... Sanki tavan arasına atar gibi atmışız bir çok şeyleri... Bazen özlemle bakmak istem..
Her tarafımız baştan aşağı Eylül olmuş artık.. Gözlerimiz eylül eylül bakıyor... Sesimiz Eylül tonunda... Saçlarımız Eylüle dönmüş... Ellerimizde..
Hani derler ya "altının değerinden sarraf anlar" diye... Aynen öyle...İnsanın değerlerinden de sadece o değerlere değer veren kişilikler anlıyor. Herkes bilmiyor bir çok şeyin görünmez kıymetini.....
Olaya sadece halk gözüyle bakmak istiyorum. Sıradan, bir ev hanımı gözlemleriyle... Sonuçda bir ev hanımıyım ve gördüklerimle hissettiklerimle yazmak düşüyor bana... Siyasi gözle bakmayacağ..
Yoo, bakma artık öyle yüzüme, boşuna kal deme kalmayacağım bu sefer... Bunca gitmek istemelerime inat kalmamı istedin, tamam dedim bu seferde kalayım, senin dediğin olsun... ..
Hani yaşadığı her şeyi saklayan tipler vardır; Üzüntüsünü de sevincini de içinde yaşayan... Ve başkalarının bilmesini istemeyen... Böyle yaparlarsa toplumda daha dik duracaklarını sanan tip..
Bu konuyu iyi düşünüp yazayım dedim. Zira insanoğlunu diğer tüm canlılardan ayıran, en büyük özelliklerden biridir duygular. Doğduğunuz anda ağlayarak başlarız yaşamaya, yani artık dünyaya geldin v..
Eylül... İşte yine Eylül geldi... O ısıtamayan güneşlerle beraber, hüzünleri de sürükler hep yanında... Yoo, yine yapraklarım sararıp dökülecek diye ağlamayacağım ama dallarım y..
Dünya cehennem değildi. Her şey vardı yaşama dair... Pırıl pırıl dereler, çicek kokulu yeşillikler, dumansız gökyüzü, egzos koksunu koklamadan rahat bir nefes çekmek içine... Ama insanoğlu ..
Kendi halinde, düşünmeyi/yazmayı seven biriyim. En çok değer verdiğim konu ise herkesin bilinçli..