HÜZÜN BAKIŞLI, BALIKLAR...KÜÇÜK, BÜYÜK, İRİ, ZAYIF...HEPSİ ÜZGÜN, HEPSİ KAYIP...DENİZ ATLARININ, BOYNU BÜKÜK...KILIÇBALIĞININ, GÖZLERİ KÖRELMİŞ...HÜZÜNLÜ BALIKLAR; DENİZİNİ ..
Hayata, çelme takmayı seviyoruz... Çoğu zaman attığımız çelme, bizim düşmemize neden olsa da...Toplum olarak, hemen her konuda bir kahrama ihtiyacımız var...Önce, birilerinin yapmak is..
kar gibi beyaz, bulut gibi yumuşak; umut gibi ak pak...bebek gibi küçük ve sevimli... çocuk gibi meraklı ve saf... rüzgarda savrulan yaprağa takılmış gözü... o, yalnız..
sesinde; cama vuran yağmur damlalarının tınısı var...narin, ürkek ve sabırsız...ürkütmesin yüreğini, gökteki kurşuni bulutlar...her şimşek çakışında havalanıyor, çatıdaki kuşlar...<..
Zamana yetişmek, mümkün mü? Ya da, nereye yetişmek adına bu kadar; hızlı ve uygun adınlarla ilerlediğini biliyor mu zaman? Biz insanlar, zamanın uygun adım hızına nedendir bilinme..
Yüzüm yüzüne, gözüm gözüne değmedi hiç...Ne sözüm söznüne ne de, gönlüm gönlüne yakın geçmedi...Ne seni aradım, ne de beni bulmanıı istemedim hiç...Karşılaşmayı, rastlaşmayı, tesadüfü..
Eskiyiz...Eskitiyoruz...Yiyoruz...Bitiriyoruz...Bulamayınca, bunalıyor...Yitirince, korkuyoruz...Âciz'iz, böbürlenmelerimize inat...Çaresisiz; çözümlerimize tezat.....
Herkes farklı çiçeklerden hoşlanır ve gönlüne yakın hisseder...Kimi, şatafatlı görkemli çiçeklerden hoşlanır....Kimileri de renklerine vurulur çiçeklerin, adı ve rengi ne olursa olsun...
Okuldan az önce geldim... Yine yoğun bir gün oldu, benim açımdan... Havadaki dengesizliğin açıkçası; insan bünyesini fazlasıyla rahatsız ettiğini söylemek mümkün... İlkbaharın müjdeci..
Yalnızlık; ömür boyu sürer... Ömrümüzün yoldaşıdır, yalnızlık...Sohbet etmese de, yalnızlık içimize değmese de;Hep, uygun adımlarla eşlik eder yanı başımızda; daima bize... Geç..
Akdenizliyim, gazeteciyim, aceleciyim, kelimelerin kızıyım... İstanbul'un tepesi yedi, yedisi kalaba..