Mavilerden bir gökyüzüHer yanında kanat izi...Ey sevgili !Ey yar !Şunun şurasında kaç gün kaldı ki, benim de uyup zamana, uyup elaleme, tutup bir karanfilin elinden gelip kapını çal..
Yaşayıp gidiyordum... "Yaşayıp gitmek! " Ne saçma! Bu fiili nedense, hayatımızın sıkıcı olduğunu, bir günün diğerinden farklı geçmediğini düşündüğümüzde kullanırız. Oysa tam tersi olması gerekmez mi..
Bu yılda dal dal, çiçek çiçek donanmış dünya.... Bu yılda annelerin gününü kutluyacağız gönül gönüle...Senin gününü demiyorum çünkü sevmezsin sen böyle günleri bilirim... Ama herkes bu günü konuş..
Baş rolü de ben kaptım!Hesapsız bir sevdanın doğum günüydü dün. Saat bilmem kaçı bilmem kaç geçe... Ne düşündüğümden habersiz sokak kapısında bekliyordu umut, çile desen uzun bir yolculuğa çı..
Her gün bir yardım derneği ismi duyuyoruz televizyonlarda, gazetelerde, cep telefonlarımıza gelen mesajlarda.Artık çevremizde kimin yardıma ihtiyacı olduğunu bizler değil bu dernekler bize bildi..
1973 doğumluyum; yaşım hesapladığınız kadar, yaşadıklarım yüzler kadar, yıllardır gökyüzü hep yağ..