Yorgun gözlerini önündeki taslak halinde duran karalanmış kâğıtlara çevirip, neler yazdığını inceliyordu. Amacı, kalıcı bir yapıt yazmaktı. İleride onun çok satıp satmayacağı ile pek ilgilenmiyordu..
İşe gitmek üzere kullandığım bir güzergâhtı Kadıköy Meydanı. Aslında oradan geçerken bu bana çoğu zaman iyi gelir. Denizin, kuşların, seyyar satıcıların ve araba kornalarının sesleri birbirine karı..
Elindeki gazeteyi kapatıp, yanına bıraktı ve oturduğu banktan parkın genel halini izlemeye koyuldu. Sakin sayılırdı. Hepi topu iki üç çocuk koşturuyor, onların yakınındaki bir bankta ise iki kadın ..
Edebiyat, edebiyat, edebiyat.... ..