Sincap bir gün ormanda gezintiye çıkmış. Ağaçlar fındık dolu. Ağaçların dalları yerlere kadar sarkıyor. Sincap “Buralarda yaşamak ne kadar güzel olurdu. Ama şahinler her an pusuda. Beni y..
Yerin bakır göğün demir olduğu güçlü bir ülke varmış. İnsanları çok mutluymuşlar. İnsanların bir eli yağda bir eli baldaymış. İçecekleri pınardan suları gezecekleri kumdan sahilleri uyuyacakları gö..
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde kaf dağından duman tütmeye başlamış. İnsanlar "Dağların yücesi yüce dağımız bizi çağırıyor." Demişler. Kış günüymüş..
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde köyün birinde güzel bir kız yaşarmış. Adı Ayşe'ymiş. Ayşe'nin annesi ve babası yokmuş. Ayşe'ye "Annen öldü. Baban vefat etti...
Bir varmış bir yokmuş. Kralların hazinelerini gizlediği bir ada varmış. Hazineler bir adada gizliymiş. Ama hazine saklanınca geri alınamıyormuş. Bunu krallar bile başaramıyormuş. Onlar di..
Her şey hazırdı. Önünde masa, odayı aydınlatan lamba, bir koltuk, sigara tablası, kofcanda sıcak kahve. Cafer elindeki üç büyük altın levhalardan yapılmış kitabı masanın üzerine koydu. Önc..
Öğrencilerin ismi talebeydi. Dışarıdakiler ise hep öğrenciydi. Manalar aynıydı. Ama yazılışları çok farklıydı. Hangisini sevmeli. Talebe mi öğrenci mi. Talebe olsa Şeref hocanın sarf ettiği sözler ..
Güneşin temiz ışığı bulutların ardından ışıdıkça ağaçlarla kaplanmış mahalle soğuğu aydınlıkla yeniyordu. Ufuk beyaz ışığını yutmaya hazırlanırken Melik balkondan manzaraya hayranlıkla yeniden bakt..
Yeni bir gün her şeyi ile daha güzeldi. Elbet gelen gidenden daha cezp ediciydi. Gelende heyecan ve keşfedilecek şey varsa bir başka güzeldi. Veli bir anda yatağından doğruldu. Üzerind..
Gün henüz yeni ağarıyordu. Balkon kapısı açık, içeride temiz hava vardı. Sabahın getirdiği bol oksijen Tarık’ı uyandırdı. Etrafına baktı. Dışarısı karanlıktı. Biraz ağarma vardı. Banyoya d..
1973 Karabük doğumluyum. Üniversite uluslararası İlişkiler mezunuyum. Arkeoloji ve okültizm ilgi al..