gitmiyor, kaçıyorsun ölüm dediğin bu yolda ölmek ölümün en güzeli adı sevmek zemheride sabah ayazım çığ kadar önünde durulmayanım bilir misin her gidişinle uz..
bir akıl tutulmasında kalsa o gün susuşlara akmayan günlerden bir gün olsa /gelsem, otursam yanı başına şevkâtli ellerin saçlarımda sarı papatyam diyen dilinden, dökülen şifâlı nef..
sormazsın / ben yolcuna nerden gelir, nereye giderim bu kaçıncı dolup boşalan kadehim nedir benim tasam kederim bir ben miyim kendimde var mıdır bir sevdiğim e..
ne çok şeydin önce sonra hiçbir şey önce çığlık çığlığa bir sevdâlı ses sonra çığlık çığlığa sesinin sessizliği ö l ü m önce yüzüm..
sesim, durmadan eksiliyor içimden gidişin, bir çöl gecesi hâlâ mecâlsizim / yorgunum boşluğu solumaktan koca bir dağ ağırlığı üzerimde hüznün yaylım ateşinden gün begün düş/ürüy..
Yazıyoruz kendimizce, emek veriyoruz yazdığımıza. Benim esas dalım şiir olmakla beraber, zaman zaman düz yazı yazmakla da mutlu oluyorum. Ancak,konu seçimi, o konu hakkında araştırma ya..
/ paslanmış kulaklar duymadı feryâdını saldılar kalbine acı akçe zehrini yaslandı ecele zamandan önce taktı kanatlarını sırtladı tabutunu / her düş, bin düşüştü satır ..
/ebrûliydi yaşam belki yaşamadım bütün renklerini kurşundu içinde eriyen zaman sükûnlu gecenin eşiğinde durur şimdi gün bilinmez hangi kavşakta bekler ölüm / kalkansız yüz..
hâlâ bitmeyen bir şeyler var direnen ve hâlâ direnmekteler çocukluğumda yolu kesilen/lerin derine gömdüğü öfke/de gözlerimden çekip çıkaramadağım o kin, o mânâ her tümcede..
gözümden düştün sen hayat böyle miydin sen eskiden heyhaaat sen büyüktün, çoook büyüktün belki de ben seni gözümde fazla büyüttüm neşeli şarkılarım nerde, neden..
Güzel Sanatlara tutkulu, Türk sanat müziği hayranı, deniz ve İstanbul âşığı şiiryazar bir fâni....