Sarı, doğduğu günden beri hiç uyumamıştı. Gözünü bir kere bile kırpmamıştı. Uyku nedir, rüya nedir bilmezdi, bilmek de istemezdi. Ancak kim kaza ile ona değse hemen uyuyakal..
Kırmızı yıllardır bir çekmecenin içindeydi. Yüzüne bir damla günışığı değmemişti. Bir gün, birden, çekmece açıldı kendiliğinden. Kırmızının kalbi küt küt attı sevinçten...
Güneş uyandı gökyüzünde, yusyuvarlak. Selam ışınlarını yolladı yeryüzüne, parıl parıl parlayarak. Ancak kimse fark etmedi ılık selamını. Güneş buna çok üzüldü. Gözya..
Önce boşluk vardı. Sessizdi. Sonra birden yeşil uyandı yılların derin uykusundan. Açtı gözlerini yeşil yeşil. Taze taze baktı uçsuz bucaksız yeşilliğe. Tek bir yeşil..
Genellikle “sevgi”, seks ile, bir çocuğa bakmak, bir hastaya veya bir fakire yardım etmek ile ilgilidir diye düşünürüz. Ancak, sevgi kavramını gerçekten anlamanın zamanı artık geldi çünkü günümüzde..
Bilirsiniz, masalların çoğu ‘bir zamanlar’ diye başlar, fakat bizim masalımız şimdi yaşanmaktadır. Her ne kadar bu masal henüz ismi olmayan bir köyde geçiyor olsa da, köyü anlattığımda size mutlaka..
Yaşam yolculuğu hepimizi farklı duraklarda indiriyor. Bu duraklara varmak için çeşitli eğitimler alıyoruz ve bu bilgilerle yaşamlarımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Fakat aldığımız tüm eğitimlere rağme..
Klasik bir cevaptır: “Dünya için sevgi ve barış istiyorum.” Kiminle konuşsanız, ister eğitimli olsun ister eğitimsiz, herkes dünyanın kötü hallerinden yakınır, ardından umutla insan sevgisi..
Yaşam yolculuğu hepimizi farklı duraklarda indiriyor. Bu duraklara varmak için çeşitli eğitimler ..