Efendim, dün akşam bir yandan yemek yiyor, bir yandan da NTV’de haberleri seyrediyordum. İç politika, dış politika, magazin, iç politika, hâlâ bayılmadıysanız biraz daha iç politikadan oluşan bülte..
Kendimi çaya batırılıp yumuşamış, fincandan ağıza götürülürken “şılap” diye kucağa düşecek bir pötibör bisküvi gibi hissediyorum. Çok yorgunum. Gitmekten, gelmekten, uçmaktan, konmaktan, havaalanla..
Üçüncü Bölüm Majdal Shams’dan çıktıktan kısa bir süre sonra, karnımızın acıktığını farkettik. Öğle yemeği saati çoktan geçmişti. Biraz daha sabredip, Belçika’lıların tavsiye ettikleri lokan..
İkinci Bölüm Akşam erken yattığımız için, ertesi sabah normal bir saatte uyandık. Birer duş yapıp, kahvaltıya indik. “Vay canına, bu kadar zengin bir kahvaltı büfesi beklemiyor..
Birinci Bölüm Kocam birikmiş fazla mesaisini izine çevirip, hafta sonumuza Pazartesi’yi de ilave edince, kurtlu peynirler gibi kaynaşmaya başladık; “Bir yerlere gidelim mi?”
Kitabın adı: İnsan bilincinde kısa bir gezi (*) Kitabın yazarı: Vilayanur S. Ramachandran. İlk anda insanda tırışkadan bir “kişisel gelişim” kitabı izlenimi uyandırıyor, farkında..
Birinci Bölüm Kudüs’e her gidişimizde, bizim emektar Düldül bir DeLorean’a dönüşüyor. Hani şu “Geleceğe Dönüş” filmlerinde zaman makinesi olan arabaya. 2010 Tel Aviv’inin fevkalade zibidi ..
Mustafa Mumcu’yu sayfama yazdığı birbirinden nazik, birbirinden güzel yorumları aracılığıyla tanıdım. Bu tanışıklığımız hep “sanal” kaldı. Kendisiyle Milliyet Blog haricinde hiç görüşmedik,..
Beş gün boyunca kısa aralıklarla bardaktan boşanırcasına yağmur yağdı. Gündüz vakti gece karanlığı damar damar şimşeklerle aydınlanıp, olmayan kamyonların kasalarından gümbür gümbür kayalar yuvarla..
Algıda seçicilik mi bu? Yoksa daha önceleri de böyle İsrail’le yatıp, İsrail’le mi kalkıyorduk milletçe? “Türk-İsrail ilişkileri nereye gidiyor?” Vallahi pek iyiye gitmiyor ..
Kişinin kendini anlatması zor. Her şeyden birazım, her şeyim yarım. ..