Yaşlı kadın “oğlum, oğlum” diye kendi dilinde haykırıyordu. Ani seslenişi yanındaki arkadaşını da uyandırıyor, O da sıçrıyor, şaşkın bakışlarla çevreyi süzüyor. Bağırışmalar bu kez iki ağızdan devam e..
Yoğun bir hareketlilik, koşuşturma, yüksek sesli ve kısa talimatlar, al, ver, getir, çek, yap, götür, bastır, yavaş, yeter, acele et, döndür, şimdi vs. vs. vs... Ağzımdaki cihazın yerini oksijen m..
Soğuma tüm vücudumu kaplamıştı. Ben ise tavanda bir noktaya odaklanmış çıkacağım yolculuğun hazırlık aşamalarını dikkatle izliyordum. Tam o anda istesem de gözlerimi tavandan başka bir yere çeviremedi..
Krizin şaşırtıcı değil, tam tersine beklendik bir durum olduğunu bilen dostum Maksimov kontrolü ele geçirmekte geç kalmadı. Çevreye bağırarak emirler yağdırırken telefonu eline almış, ambulans gönderm..
Beş yıl kadar önce Bursa’da çok sevdiğim dostum Mustafa’ yı kardiyoloji mütehassısına götürebilmek için zor bela ikna etmiştim. Mustafa konuya pek de sıcak bakmıyordu. Ben de olayı oldubittiye geti..
1968 yılı Ocak ayında Bursa'da doğdum. Çiftçi bir babanın iki erkek çocuğundan biriyim. Askerliğim..