Sene 95, mevsim yaz. Askerliğimin kalan dört ayını tamamlamak üzere Bingöl’e gitmek zorundayım. O güne değin hiç binmediğim uçaktan acayip tırsıyorum. Ama öte yandan yirmibeş-otuz saatte otobüsün tepe..
Sokağımızın hemen köşesinde, apartmanımızın tam karşısında Şenkal Dayı’nın bakkalı. Ben diyeyim sekiz siz deyin on metrekare büyüklüğünde hepi topu. Minik mi minik dükkan sahibi ama O da ayakta kalmay..
Sene kaçtı tam hatırlamıyorum mevsimi hiç sormayın ama güneşli parlak bir gündü. Apartman bahçemizin önüne bir kamyon dayanmış, birer ikişer eşyalar taşınıyordu. Mahalledeki her taşınma ayininde olduğ..
Özel biri değilim. Sıradan bir yaşam süren sıradan bir adamım. Çok geçmeden adım unutulur. Tuzluk...