Ada gezisinden sonra çok sevdiğim rüzgara karşı bir antipati oluştu bende. Önceden evin tüm camlarını balkon kapılarını açan ben, artık açık cam gördüm mü kapatır oldum. İtiraz eden olmuyor..
Küçüktük, Hatıra defterlerimiz vardı içine çocukça bir şeyler karaladığımız. " Bana kendin kadar temiz bir sayfa ayırdığın için...." diye başlayan cümleler kurardık. Ve; "beni..
"Ada! buraya gel.. " "Ada! dur bekle!" işitttiğim sesin sahibinden evvel, otobüsün merdivenlerini, yaşlı bir kadın edasıyla dizlerine tutuna tutuna" ah.. oh!.. çekerek çıkarken; ..
Bir şehri terketmek, Bir sevgiliyi, ya da çok sevdiğin bir dostu terketmek gibi olmalı.... Ben öyle hissettim.. Ayrılırken nasıl da salya sümük ağlamıştım..
"Bir gün..." diye başlamıştı anlatmaya... "Bir sabah balkondan paspasları silkelerken durup bir baktım şöyle bir etrafa. Gökyüzüne... ağaçlara.. sokaktan geçenlere... bahçedeki çiçek açmış vişne ..
Şimdiki gibi aklımda.. Bahardan çıkıp da, eriklerin olgunlaştıgı, Asmaların salkım salkım kara üzüm oldugu, Tarlalardaki tohumların boy boy ürün verip rüzgarda n..
Tekirdağ'ın eski sokak içlerinde eski ahşap evlere baka baka yürüyorken;.. "Bang.. bang.. bang!..." diye bağıran ince tiz bir ses duydum... Durdum. Etrafa bakınıp ..
Penceremi güneşe açıyorum bu sabah. Birbirimize gülümsüyoruz. Sonra bahçeye bakıyorum. Kayısı ağacının kuru cılız kollarında açmış bir kaç kayısı çiçeğini görüyorum. Hemen yanındaki kırmızı erik ağ..
"Yapma böyle" diyor telefondaki ses... unut artık!.. sen böyle yaptıkça olan sana oluyor ve sen acı çekiyorsun.. kendine ne yaptığının farkında bile değilsin.Çok kızıyorum ona, sesim y..
Tam "toplandım" derken... Varlığınla sevinirken.... Yine bölündüm... Yine darmadağın oldum! İçime birşey battı... Sanırım adına "a..
"Ben; hiç yalnız kalmadım... Kalabalık bi ailede yere atılan yataklarda Yan yana, baş başa, el el..