Hiçbir kum tanesi benim yaşama bıraktığım parçalarım kadar küçük, ve hiçbir parça yüreğim kadar büyük olamadı. Korkular sarsada bedenleri o bedenler korktuğu yerde aradı ruhunu... Bu gece, bu odada..
İlk kez mi hissettin sende yalnızlığı? Dokunduğumda kaybolmayan, içimde yankılanan ruhum Anladın... Nerdesin dediğimde çatışan kalbim. Bırak artık bu çete savaşını beyninle..
Hızlı okumaya alışmış gözlerin, özetlemeyi seven mantığın ve cebinde hala bir jokerle gezip, ince matematik hesaplarıyla sevginin kimyasını bozan sahipsiz formüllerin var...Bunlarla çözülemeyen kim..
Birinin ıssız adamı, diğerinin geçmişi olmayan adamı, bir başkasının da kardan adamı oldum. Nihayetınde kendim adam oldum... Durduğum nokta aynıydı... Sadece nokta, ne üç nokta ne de virgülü olan b..
Bastığım asfaltta her ruhun acısını, sevdasını, yaşamını hissederek yürürken; kulağıma gelen bir ses var. Senin sesin zannederek çevirdiğim yüzüme, sert bir tokat atan rüzgar, benim hissettiklerimi..
Konuşan masalarım var benim... Dirseklerimden bıkmış, yüzümden sıkılmış masalarım, Hep dört ayak üstünde duran masalarım... Kalbimde sıraya girmiş duygularım... Ağzımdan fış..
Sız duvarlarımdan içeriye. Işık ol, ses ol! Vur yüzüme... Göğüsleneyim her dalganı... Çık ortaya! Bekleme karanlığında! Gözlerimde yıldızlar, yıldızlar da "sen" ..
En çoşkulu gecelerimden birindeyim ki bu gece gerçekten aydınlık... Fakat sesini duyduğum o anlar kadar değil. Ahh! O ses ki bütün çoşkulu karanlıklarımı çatır çatır çatlatan, ben..
İhtimaller denizinde kabaran şu dalgalar, vurmasa kıyılarıma. Söküp atmasa yosunlarını, bana. Törpülemese kayaları, çekmese kumlarımı ya da ben o denize dalsam, ihtimallerin o, "bütün hallerini" ya..
İyi ki doğdum. Doğdum dedim durdu zaman anlık da olsa. Durdum, düşündüm... İyi ki doğmuşum be, iyi ki doğmuşum da sevmişim seni. İyi ki doğmuşum da görmüşüm gamzelerini, iyi ki doğmuşu..