Merve'ye... Akla gelmeyen hiç hikayeler... Belli ki bir şarkıya başlamış soğuk gece, belli ki anlatıyor minik kar taneleri bize bir şey. Ve hiç utanmadan diyelim ki yaşıyoruz! Anlatsın diye bekley..
Ya Ben! Gelip, gidip enstrümantal bir hal alıyor bütün güzel sözlü şarkılarım. Bazen nakarat tekrarlanıyor ama yine de sözler eskidi artık. Duymuyor değil! Duyuyorum aslında, bili..
Tamam... Tamam bak bugün oldu! Bugün biraz daha fazla neşelendim, daha az korktum tamam bugün oldu. Sanki daha temiz hava var bugün. Hiç susmaz mı bi insan?!! Yıldızlar saklanıyor tama..
Çağan IRMAK'a... Küçüklükten beri istediğim sadece bir odaydı. Yalnız, özgür ve huzurlu... Boş bir oda olabilirdi. Sadece ruhumla döşediğim, kokusu sanata benzeyen temiz bir yer. Veya hiç<..
Sevdiğim mevsimlere geldik yine. Her yıl mutluluğumu bulduğum sonbahar ayları. Pencere önlerinde, hafif ürpererek içilen sigaralar belki birazda kahve. Mevsimlerden sonbahara girdik yine, li..
Aman bre derde ne? Kedere ne? Ya şu kara bulutlara ne demeli. Bizi hiçbir zaman mutlu etmeyecek. Toplaşmışız bütün ahali, ellerde çomaklar ayaklarda çarık. Koşturmuşuz yağmur duasına. Biz aylarca ..
Bir şarkı gibi anlam taşıyor İstanbul bu aralar. Haliç'te gün doğumu, Galata'da kuş sesi. Bir şarkı evet ama asıl olan şarkı dinleyen ve deliren bir adam. Uzun bi süre sonra daha suskunluğunu..
Yine, yeni, yeniden... Haftalardır tek bir yazı bile yoktu, rutubetli sayfamda. Hiç güneş görmedi yüzüm ama mutluydum yine bir çocuk gibi. Ya yazmadığım için mutluydum ya da mutlu oldu..
Yok dedi bu gece bana Marcus. Ne zaman sıkışsam giderdim, anlatırdım. Ya o konuşurdu ya da ben yazardım. Ama bu gece olmaz dedi bana. Üzüldüm tabi ki de. İçimde bir yalnızlık şeh..
“Bir varmış, bir yokmuş…”Diye başlamak isterdim bütün sözlerime… Ama hiçbir yazımda bunu yazmayacağım çünkü başlı başına bir çelişki ifadesi. Var olmak ve yok olmak. Masallarda kandırıldığımı..
Milliyet Blog