İnsanın insana ulaşma yolları; yani iletişimin başlaması nasıl olur? Hemen aklımıza “konuşmak”la, “yazmak”la mı geliyor? Peki, insan oğlunun mimikleri, bedensel davranışları bir..
Şimdi soracaksınız, “Blogistan” diye bir ülke var mı diye… Var, işte onun sınırları bulunduğumuz MB’den başlıyor, dünyada kimbilir nerelere kadar gidiyor… Şurada 8-10 bin insanız birbiri..
Peki ben niçin blog yazıyorum? Ukalalık etmek için mi? Belki. Herkesin içinde ben herkesten çok biliyorum; ben herkesten iyi biliyorum. Ulan, bunları bir güzel..
Şöyle televizyonlarınızı karıştırın; bilgisayarınızdaki bloglara gidin; kahvedeki konuşmalara tanıklık edin… Gülersiniz! Hay güzel dünya, şu insanlar ne gibi saçma sapan şeylerle uğraşı..
Daha önceki Bloglarımda hep dilemişimdir; istemişimdir… Toplantılarımız verimli olsun. Sonuçta bir şeyler ortaya çıksın. Eserler yazılsın… Bunlar isteklerimdi; beklentilerimdi.. Allaha şükür arkada..
Blogçuluk neymiş? Al eline kalemi, yaz başına geleni… Öyle mi? Bir çeşit iki paragrafla “Kişisel tarih” , yazmak, doğru mu? Belki öyledir. Tanım getirenlerin büyük çoğunluğu bu işi böyle..
Üsküdar Mesnevisi Dün nice güzeller Üsküdar’da bir araya geldiler Kız Kulesi bakıp sallandı lafın gözüne verdiler Salacak Salacak olalı böyle kahkaha görmedi Ahmet Usta..
Türkiye’de en belalı iş şair seçmektir.. Herkes itiraz eder. Oysa ne kadar az güzel şiir yazılıyor. Gerçi , Milliyet Blog’un dışına çıksak, Dergileri, kitapları karıştıracak olsak mutla..
Eskiden bazı arkadaşlar, bazı yazarları böyle kendi ölçütlerince seçerlerdi de kıyametler kopardı. Kimse de bu listeleri beğenmezdi. Kimse bu listedeki isimlere pek fazla itiraz etmek ist..
Bir “Blog” sözcügü tutturmuşuz, gidiyoruz… Blog aşağı Blog yukarı… Türkçe sözlüklerin hiç birisine baksın, hiç birinde yok ama.. Bizim millet o kadar hızlı ki (başta ben..!) Amerikanya’da ne bulsak..