Her şeye, herkese yüklediğiniz anlamları çektiğinizde, elinizde kalanlardır asıl gerçeğiniz. Devleştirdiğiniz cüce duygular, tonlarca ağırlığı olduğunu sandığınız tüyden hafif varlıklar, gölgesi bü..
Fark edilmek, beğenilmek, onaylanmak, abartmak ve sürüye ayak uymak için saçmalamak, bitmeyen arayışlar, sahtelikler, av-avcı değişim rolleri ve, ve… sosyal medyanın çarkında dev-cüce yanılsaması…<..
Birinin cevher olduğunu düşünmek yanılgısından daha kötüsü, kendindeki cevherin farkına varmayıp, onu tuzla buz edecek maceralara atılmak olsa gerek... Farkına varış sürecinde elinde kalanlara bakt..
“Anneler melektir, çocuklar vefasız!” Böyle diyor yazılı, sözlü, görüntülü reklamlar… O halde ne yapacağız? Pırlanta kalpli annenize bir yüzüğü çok görürseniz kötüsünüz. Ele..
Var-mış gibi yapınca olmuyor işte... Hissetmek lazım bütünüyle mutluluğu... "Evet bu gerçek bir bayram!" demek için gerekli olan şeyler satın alınamayacak kadar pahalı. Ça..
Başlarken verdiği duygular hiç bitmeyecek gibi gelse de yaz mevsimi bir kaç bulut görünce toplar eteklerini ve çekip gider. Camın ardında uzun bir kışın başlayacağını anlatır yer-gök.. Duvarların a..
Sonra ayrıntıları hatırlıyorsun.. Neden sonra? Ne`den sonra? Neden? Çıkrık dönüyor, ve her dönüşünde tam da aynı yerde, (bir turu tamamlama süresince alışmışken ezgiye) önce b..
Üst-üste dizdiğimiz taşlardan, soluksuz birbiriyle bağımsız küçük kareler, dikdörtgenler oluşturduk... Kimine duvar dedik, kimine kapı, pencere... Uzaklık ve yakınlık kavramlarını kendi tekelimizde..
Kalan olmak gidenlerin anılarının da sorumluluğunu taşımak gibi oldu hep. Bu eşyayı sahiplenmek değil, tam tersi boşluğu sahiplenmek; duvarların ya da atmosferin sardığı boşluğu... Birinin anlamsız..
Bir bulutun "yağsam mı?", "yansıtsam mı?" ikileminden doğan mürekkep lekesinin soyut izlerinde kimi masalını, kimi kabusunu görür. Yağmur yağar, leke silinir, masal biter, kabus kalır.. sonra..