İnsanları hep kapılara benzetmişimdir. Evlerin kapıları gibi. Kapıyı çalarsınız ve yüzünü gördüğünüz kişi size kapısını açar. Ya da açmaz. Açıldığı zaman gördüğünüz yüzden daha farklı bambaşka bir dün..
“ Yaşadım uğrunda her şeyi “ ama yinede “Gitti” diyorsanız üzülmeyin. Ben çok şey yazmak isterdim ancak Nazım Hikmet bunu öyle güzel dile getirmişki üstüne söyelecek çokda fazla bir şey olmasa ger..
Ve işte bir hafta sonu daha geldi çattı. Evde oturmayalım diyorsanız işte size küçük bir öneri. Çocukluğumun geçtiği her gittiğimde daha da kopamadığım hatta ileride mutlaka yerleşmek isted..
Evet bugün sensiz geçen beşinci yılım beşinbininci mektubum.... Aslında yalan söyledim ben iyiyim derken. Ben sensizken hiç iyi olmadım ki. Bugün 31 yaşıma giriyorum. Geriye dönüp baktığımda s..
Hayat böyle işte hiç bir şeyden emin olamıyorsunuz. Bugün bloglardan birini okudum. Tamda yazmak için düşündüğüm bir konuydu. Konun özü şuydu; fazla fedarlık yapılan ve emek harcanan sevgili bir süre ..
Bir meltem düşünün ılık ılık yüzünüze vuruyor gözleriniz kapalı yinede hissediyorsunuz o kızıllığı içinizde, güneş batmak üzere fonda “Havana” çalıyor, dalgalar iskelenin eteklerine vuruyor ve bir gün..
İnsan oğlu ne kadar nankör öyle değil mi . Çok zor bulunan değerlerin bazen farkında bile olamıyoruz. Hoyratça kullanabiliyoruz. Sonunu bile düşünmeden. Çabuk tüketiyoruz bir nevi. Boşa zaman kaybedip..
doyurmalıdır da ondan. Peki o zaman gerçekten sevmiş oluyor muyuz birini. Hak ettiği sevgiyi verip payımıza düşeni almaya razı oluyor muyuz. Hayır.Öyle bencilce seviyoruz ki, karşımız..
Ne zaman bu şarkıyı dinleseler hemen dans etmeye başlarlar. Onların aşkları öyle sağlam ki karşılarına çıkan her zorluğu birbirlerine tutunarak atlattılar. Her zaman aynı yöne bakabilmeyi başardı..