Eve varmak günün bittiğinin göstergesiydi… Kısık sesle ‘artık gün bitti’ dedi. O kelimeler içine bir soru olarak eridi ve tuhaf bir şekilde ‘ama bende bittim’ diye yankılandı. Kafasın..
Şarkımı ölüydü, yüreğimi… Bilmiyordu…Hayır biliyordu ama bunu içinden bile söyleyemiyordu… Kendisini kandırmalıydı… Ve içindeki sesler yükselmeye başlamıştı bile…Ölü bir şarkıydı dinlediği, ..
Büyük bir hışımla kapıyı çarptı. Anahtarı çevirdi. Kimseyle konuşmak istemiyordu ve kimsenin onu böyle bitik, yenik görmesini istemiyordu. Bu ilk kapıyı çarpışı değildi. Elleri yüzündeydi. Gözyaşları..
Bu herkesin korktuğu kaçtığı bir durumda olsa ben birçoğumuzun çok kişilikli olduğunu düşünüyorum…Kim yanlış olduğunu düşünüp, yapmadığı ya da doğruluğu netlik kazanmış hatta ödüllendirilmiş duru..
Son günlerde bu konuyla ilgili birkaç yazı ve bilhassa Can Yücel' in ' musallat taşı ' adlı yazısını okuduktan sonra fena halde bu konuya takmış bir durumdayım.Çok klişe olacak belki ama eminim he..