Bir oyun oynayalım mı seninle...Kurallarını senin belirlediğin ama kaderini benim çizdiğim.İster körebe, ister ebecilik...Kim kazanır bu oyunu sence... Bir şarkı söyleyelim, yıldızlar..
İstanbul'un gürültüsünden belli bir zaman diliminde kaçmak ve en yakın mekana kendini huzurla bırakmak isteyenlere tavsiye edebileceğim bir yer Kalpazankaya. Sait Faik Abasıyanık'ın da vaktinin büyü..
Saçlarının teri henüz düşmemiş esmer tenine. Ayaz vurmuş ama yağmur damlası da değmemiş yüzüne. Belki acıdan, belki hasretten titrer durur yorgun yüreği. Eskimeye yüz tutmuş kimlikler a..
Yan yana duruyoruz, hatta omuz omuza. Destek oluyoruz her yalnız geçen anımıza. Ama ne sen bensin, ne de ben sen. Bunu anlamak gerek, her yalın halden önce. Öyle olmasa, aynı kişil..
Yine bir çardak altında minderler üzerinde, kendimi kendime sermiş yanımdan akan nehrin şırıltısına karışmış bambaşka âlemler içindeyim. Sanım ilk doğduğum anı anımsasam, yine bu gözlerle bu hislerle ..
Kumsaldaki tepenin üzerinde güneşli bir sabah, tatillerden Cuma, saat ise baharı birkaç saat geçiyor sanki… Bu sabah yine kuş sesleriyle uyandık. Güneşli bir gün bizi bekliyordu.Yağmur di..
Olimpos’ta bir sabah vakti… Dün akşam bahçede yakılan ateşin başında, gitar eşliğinde çalınan şarkılar arasında birkaç damla yağmur damlasıyla ıslandı tenim. Bu ılık bahar akşamında yukardan biri..
Bir nehrin kıyısında, yeşilin tonları arasında, sırtımı güvenerek yasladığım bir ağacın gölgesinde, baharın serinliğini içime çekiyor, usulca çimenlere uzanarak gözlerimi kapatıyorum.Rüzgâr ılık ı..
Akıllılık ile korkaklık arasında çok ince bir çizgi vardır. Olay aynı duygular farklı, bazen korkak bazen akıllı. Ortak noktaları, kaçak olmaları. İçindeki ses kimi zaman dur der. ..
Sen koşulsuz bir hayat,Hudutsuz, uçsuz bucaksız bir hayal... Nihayetsiz bir ömür,Bağrıma vurulmuş alaz bir mühür...Baharın ılık serinliği,Tenimi arındıran masum bir çiğ tanesi…<..