Mavinin yerine kırmızıyı koyacağımı hiç düşünmemiştim; dün öğleden sonrasına kadar. Aslında her şey, geçtiğimiz pazartesi günü başlamıştı… Sadece ben algılamamışım. Verimli olmayan ama yoğun geçe..
İnanmayacaksınız ama bugün, akşam üzeri onunla baş başaydım. Emin olun bana da sürpriz oldu, hiç beklemiyordum. Onun için de hemen sizlerle; İzmir severlerle paylaşmak için yazmaya koyuldum. Yoksa bug..
Nazım Hikmet hakkında hiçbir fikriniz yoksa, bu adı okuduğunuzda film "müthiş bir masal"ı anlatıyor olmalı diye düşünürsünüz. Fikriniz varsa, yine müthiş bir film olduğunu düşünürsünüz. En azından kel..
Bir “gün”, birden bir ağlama sesiyle özel bir anlam kazanır; önce o bebeğe sahip olan anne ve baba için, sonra, büyüyen ve doğduğu günün anlamını kavramaya başlayan bebek için… Sanır..
Aynı keyfi; aynı mekanda ama farklı bir arkadaşımla ikinci yaşayışım. İlkinde yazıp İzmir severlere bu keyfi bulaştırmak hiç içimden gelmedi. Yoo, kendime sakladığımdan değil, içime sinmemişti. Herkes..
İstanbul'dan, "Bizim Oğlan"dan aldığım habere göre hava "gri" imiş...Bilirim o havaları. Bir kapadı mı bir daha açmak bilmediği gibi yağmaz da."Aç aç o... ol razıyım yeter ki aç!" dedirtecek k..
08 / 04 /07 İzmir’e yeni gelmişim; on yıl önce, annem ilk fırsatta "üç etek bir fermuar" evi görmeye geldi. Ankara’dan günübirlik gelip halen oturduğum evi tuttum ve geri döndüm. Evi temizle..
Bugün film izlemeye gittim. Bazen, o kadar istemenize rağmen uzun bir süre sinemaya gidemiyorsunuz. Benim için de öyle oldu. En son ne zaman gitmiştim? Bir, bir buçuk ay önce. İşte bana göre uzun..
“ Dün sabah saksılara sakız sardunya ektim Sigarayı bıraktım temiz havayı içime çektim Resimlerimize baktım bi sade kahve içtim Düşündüm ki dünyaya gelirken de tektim ” Maalesef bu..
Sabaha karşı, hafta içinde erken kalkmanın verdiği alışkanlıkla uyandım. Susamışım. Kalktım bir bardak su içtim. Dayanamadım yeni bir blogcu olarak sayfama baktım. Yeniden yattım çünkü saat sabahın al..