Sanki herkese ev vereceğim demiş gibi iktidar partisi “Nereden bulacaksın?” diye üstüne yürüyor; ayol, tarım sektörüne destek verse, hayvan besicilerine, keza, olur-olmaz yerlere laleler dikilmese ..
Hani insan bazen uyuyamaz ya; ya canı sıkkındır, ya da çok mutludur. Endişeli de olabilir, enerjisini doğru kanalize edememiş de... Canı ne bir kitap okumayı çeker, ne de televizyon izlemey..
Listeler teslim edildi, Cumhurbaşkanı Barolar Birliğine savaş açtı, “Türk Akımı” adı Yunanistan’ı rahatsız etti diye ana başlıklarla geçtiğimiz günün özetini verdikten sonra gelin daha bizden olan ..
Olmayaydı iyiydi; kaçak saray için eleştirilere “Dünya; Yeni Türkiye’nin gücünü görecek!”, “yoksa siz bunu mu istemiyorsunuz? “ diyerek haykıran güruhun sahiden de dünyanın bizi nasıl gördüklerinde..
Evet sevgili okurlar, iç güvenlik yasası ışık hızıyla cumhurbaşkanından geçti; polis devleti olduk resmen! Çağlayan Adliyesi’nde yaşanan olay sonrasında “Özel güvenlik de tarihe karışmalı” ..
Ne yurt genelindeki elektrik kesintisi ile ilgili net bir bilgi var ortada, ne de bu durumdan dolayı utanıp sıkılan yetkililer... Ne şehit edilen savcının otopsi raporu var ortada, ne de ey..
Sizler durumla ne zaman karşılaştınız bilmiyorum, benim hikayem 02:00 sularında elektriğin on dakikalığına kesilmesinin ardından internetin, en az üç saat kadar, erişilemiyor olmasıyla başladı...
Saray ekonomisi yaşarttı gözlerimizi! Yok bin yüz elli odalıymış, kaçakmış, bilmem ne kadar paraya mal olmuş; efendime söyleyeyim, elektrik giderleri, temizlik masrafları bu kadarmış falan ..
Bir yanım “Ayy dur bakalım n’olacak?” diyor, diğer yanım “Mizansendir yahu bunlar yine, otur oturduğun yerde!” Hayır yani, mizansen olmasa da ne yazar! Tepe tepe “Tapeleri” dinledik..
İlk akla gelen sınırlı saatler, çok çalışmak zorunda kalmak olsa da; çok çalışıp az maaş almak en büyük sebeplerden biri olsa da, ilk iş yaşamımıza nasıl adım attığımızı anımsamakta yarar var. ..