Doğanın cömert davrandığı Gündoğan beldesinde, kıyıdan gökyüzüne doğru boy vermiş ağaçların serin gölgesine uzanmış, sabırla beklerdi. Yanında duran sehpanın üzerine fındık tanelerini özenerek ye..
İçimdeki çocuk yine kıpır kıpır… Her şeyden önce o çocuğun oluştuğu, şekillendiği yıllara doğru hızlı ve gelişigüzel uçuşlar yapıyorum, bir martının havadan denize anlık iniş kalkışları gibi, hafız..
Ağaçlar, yürüdükçe ardımda kalan ve her adımda yeniden çoğalarak beni karşılayan... Çok severdin onları ve kır gezilerinde tek tek isimlerini sayardın hiç usanmadan. Altlarında oturup gözlerimizi kap..
Albümleri karıştırırken gözüm ve ardından da kafam takılır hep bu eski fotoğrafa… Tüm ayrıntılarına daha yakından bakabilmek için elime alıyorum, albümdeki yerinden biraz zorlamayla sıyırarak. Odanın..