Yazılanların makamına yakışmayan ruhları, sonsuzluğun karanlığına gömüyorum. Yüreğimin ışığıyla aydınlattığım tüm o sokakları, yokluğumun siyahına iade ediyorum. Şimdi başkalarına anlatıla..
Denedik, Hep aynı şeyi denediğimizi bile bilmedik… Kaybettik, Hayallerimizden uzaklaştığımızı görmedik… Ağladık, Öyle birkaç damlayla yetinmedik, nöbetler geçirdik… S..
Tüm renkler sizin mi gerçekten? Işıltılı caddelerin hepsi sizin mi yalnız? Bizlere verecek karanlık sokaklar bile yok mu? Ağaçlar yalnız size mi gölge yapar? Yaptığınız her hataya ..
Aydınlık ev ışık dolu odalar, Rengarenk ev en parlak eşyalar… Bir ses tanıdığım, bildiğim, sıcak…Bir ses uzaklaşan, çağırdıkça kaçan… Yorgun bakan gözler, İnançsız tutuk sözle..
Bildiklerimi topladığımda bilmediklerime ulaşıyorum.Nasıl bir denklemki bu? her kurduğumda bir şeyleri yıkıyorum. Dinleyip içimdekileri sensizlikle çarpınca sonsuzluğun sıkıntısına boğuluyorum..