Yattığı yerden doğrulmaya çalıştı yavaş yavaş. Vücudunun neresinden ve hangi saniye geleceğini bilemediği kasılmaları sürerken, şiddetli bir depremin artçı sarsıntılarını andıran titremeler inanılmaz..
Gönderildiği ruh burası diye düşündü ve kıvrıla kıvrıla yerleşti bekleme salonundaki koltuğa. En ihtişamlı renklerine bürünerek, sokmayı bekleyen bir yılan gibi avını gözetlemeye başladı. Onun en zay..
Avucumu tüm gücümle sıkı sıkı kapatmama rağmen kayıyordu elimden derilerimi soyarcasına. Sadece bu ipti sanki beni yaşama bağlayan. Arka arkaya kaybetmiştim bir çok şeyi. Onların peşinden çaresizce ba..
Onlar her ne kadar kafesin içinde geçirselerde yaşamlarının çoğunu, rüyalarında doğal yaşamın içinde kanat çırparlar özgürce. Tanrının onlara bahşettiği özgürce uçabilme ve doğaya ötüşleriyle ruh kat..
Tanrı ona bir şans daha verecekti. Yaradılışın zaman tünelinde çaresizce bırakmak zorunda kaldığı eş ruhunu tekrar bulma umuduydu bu onun için. Fakat ruhunun çılgınlıklarına dur diyemediği için, Tanr..
Gözlerim açık, yatak odamın duvarını ve duvardaki saatimi görebiliyordum. Yatağımı ve bedenimi saran, hareket etmemi engelleyen bir enerjinin, tüylerimi diken diken yaptığını hissediyordum. Üzerime..
Adam koşar adımlarla ve her zamanki heyecanla koşuyordu buluşma yerine. Ayakkabılarını aceleyle çıkarıp kumlara fırlattı. Kumların üzerindeki midye kabuklarının ve taşların ayağına batmasına aldırmada..
Tanrıya yalvarıyordu, yaşama döndür beni ne olur diye. Bir şans daha ver doyamadığım yaşam için diyordu gözleri yaşlı. Hayatının en anlamlı döneminde bittiğinden yakınıyordu yaşamının. Sesi dağların ..
İçim daralıyor. Nefes alamıyorum. Nedeni bilemediğim bir sıkıntı sanki beni boğuyor. Hiç bir şey yapmak gelmiyor içimden. Korkuyorum. Sanki bu günlerde başıma bir şey gelecekmiş gibi tedirginim. Hayat..
Ruhların kalemlere yön verdiği, kalemlerin duyguları yansıttığı, birbirinden farklı ışık veren beyinlerin muhteşem dansı. Evrensel müziğini yaşamdan alan, mimiklerin görülemediği, kelimelerin ifad..