“Bir arıyı kokladığınız oldu mu hiç?” diye sormuş Yaşar Kemal. Arının koktuğunu kimse bize söylemedi ki! Aklımıza da gelmedi, başka şeylere kafa patlatıyorduk biz. Geçinmey..
Yusuf Atılgan’ın Anayurt Oteli masanın üzerinde, Çanakkale’de Şakir’in Yeri’ndeyim. Önü deniz, olta atanlar, sohbet edenler, okey oynayanlar, sabah yürüyüşünü bitirmiş kahvaltı edenler var. ..
Önemsensin istiyor herkes. Ciddiye alınsın, anlattığı dinlensin, tesadüf karşılaşmalarda eli sıkılsın, hatırı sorulsun, “vaktin varsa bir çay içelim mi” densin. Hepsi bu! Ya..
Keşke birileri yirmi yıl önce bugünleri görseydi de, yollar bu kadar dar yapılmasaydı. Kasabalara koca koca apartmanlar dikildi fakat otopark yapmak akla gelmedi. Belki geldi de başka ö..
Pardösüsünün cebinde bozuk para arayan fötr şapkalı adamda gözlerim. Şapka kafasına büyük geldiği için bir tarafa kayık, pardösünün etekleri yerleri süpürüyor, sanki bir mahalleden geçerken ç..
Gece, soğuk, yanımda getirdiğim öteberiyi otele bıraktıktan sonra sokağa bıraktım kendimi. Feribot kalkmak üzere balık ekmekçinin önü kalabalık, çorbacıların ve meyhanelerin ışıkları yanmış. ..
Sevgili Ertan Özcan Tekirdağ Büyük Şehir Belediyesinin çöp imha alanında bir leylek sürüsünün fotoğraflarını çekmiş sosyal medyada paylaşmış, altına da şöyle yazmış “ göç edememiş leyleklerin durum..
Yazarlardan mı, şarkılardan mı etkilendik bilmem, sürekli olmasa da olmadık zamanlarda kendini hissettiren ‘gitme isteği’ var içimizde bir yerlerde. Sahil kasabaları, balıkçı köyleri, dağ b..
Yaşlı insanlar gibi, deniz kenarı kasabalar da birbirine benziyor. Aynı kararmış tahta çitler, birbirine yaslanmış yorgun evler, rutubet, odun ve iyot kokusu, sandallar, denize çıkan dar sokaklar, ..
Yarım saattir balıkçı kahvesinin sundurmasında oturuyor olmama rağmen, o da ne içeceğimi sormayınca, ilgisiz garsona çay söylemek gelmedi içimden. Masanın üzerine bıraktığım ıvır zıvırı ceplerime d..