Gece neredeyse sabaha kadar kasabayı ıslatan yağmurunda etkisiyle güneşli olmasına rağmen serin, insanların hayat şartlarını kabullenmekte zorlandığı, neden böyle oldu sorusunun cevapsız kaldığı, s..
Sanki bu dünyada değilmiş gibi kendi aralarında fısıldaşan ulu çınar ağaçlarının gölgesinde oturan, günün bu saati olduğuna göre gönül rahatlığı ile ‘aylak’ diyebileceğim insanlar ne düşünüyorlar a..
Çöp tenekelerini karıştırırken satabileceği bir poşet şişe bulan evsizin gülümsemesi, bankada milyonları olan bir adamın gülümsemesinden daha derinse, mesele para değil mutlu olmaktır! Haya..
İçine kapanması, sessizleşmesi, yapraklarının dökülmesi ve nihayetinde kuruması mandalina ağacının tercihi değildi. Balkonda oturduğum bazı geceler kendi kendine iç geçirdiğine, mırıldandığ..
Dört adam birer ucundan yapıştık karaya çektik kayığı. Birimiz salataya girişti, birimiz ateş yaktı, birimizi köye ekmek almaya gönderdik. Bana da kırmızı mercanları temizlemek düştü. Livar..
Hasır şapkam, yorgunluğum ve terliklerimle teknenin köşesinde elimde olta balık bekliyorum... Sıcak fakat yaz gibi değil, balık da yok zaten, acaba toparlansak mı diye düşünürken, misina titriyor, ..
Uyku tulumunun fermuarını çektim, üç paralık çadırın soğan zarından hallice duvarları arasında, dalgaların çakıl taşlarını kucaklayıp kıyıya getirmesini, geriye dönerken, çocuğunu okula bırakan bir..
Dinlediğim bir şarkıdan, okuduğum bir şiirden, bir kitaptan, izlediğim bir filmden, gölgesinde, kuytusunda kaybolduğum bir Ara Güler fotoğrafından sonra ömrümün sonuna kadar damağımda kalmasını ist..
Elini uzatsan dokunuverecekmişsin hissi veren ada yönüne atıyoruz oltalarımızı, aylardan nisan, mevsimlerden bahar... Ormandan topladığımız odunları çam ağaçlarının etrafına dökülen kozalak..
İncecik bir dere akıyor, eski değirmenin yanından, meşe odunu kokusu, fırından yeni çıkmış ekmek kokusu... Beyaza boyalı kerpiç evler, duvarları gündöndü sopasından geniş avlular, köyü kasabaya bağ..