Bir yağmur bulutunun ağırlığı sinmiş senin yüreğine, diyor kocaman gözlerini dikerek gözlerime. Bu yüzden belki de her yere taşıdığın bu gergin ve karanlık halin.Yüzüne yansıyan bu gri gölge...
“Seçenek çok mu?” diye sordu adam. “Seçenek yok” diye cevapladı kadın. Sustular......Uzaklara bakıyordu adam. Oysa o kadar yakındı ki kadına, elini atsa omzuna dokunacak, y..
Tükürür gibi konuşuyor. Hastalıklı bir vücudun öksürmesi gibi saçılıyor ağzından tüm kelimeler. Ve beyaz bir mendile bulaşan kan lekeleri gibi kulaklarımda büyüdükçe büyüyor. Araya girip yatıştırm..
Bir melek... Havada bir bekleme kokusu var. Ağır, karamsar ve soru dolu. İşte tam da o anda, aniden bastırıveren bir yaz yağmuru gibi geliyor, hazırlıksız yakalayıveriyorsun herkesi, beyaz du..
Bazı sorular vardır, cevapları daha sorulmadan bellidir.Üstünkörü geçilir o yüzden, cevaplamaya gerek bile kalmaz. Bazı sorular vardır, cevapları değişkendir. Kişiye, zamana, duruma göre farklılaş..
Bir yara gibi…Hani içinde bir yerde, senin bile farkında ol(a)madığın, gözle görülmeyen bir yanında mesela, artık senin ayrılmaz bir parçanmış; elin, gözün, kulağınmış gibi taşıdığın, her ..
İngilizce dersini pek sevmezdim, yalan yok. Zorunlu olarak okutulduğu için mi (zorla yaptırılan hiçbir şeyden hazzedilmez ne de olsa), sanki türkçesini bir çırpıda çözüvermişim gibi matematikle fe..
Sabahları uykuyla uyanıklık arasında geçirdiğin, o “5 dakika daha” diyerek yaşadığın en tatlı düşlerinin içinde gelsin. Zorla kalktığın her günün başlangıcındaki o keyifsiz, asık suratlı, nemrut..
Bir eli aklında yaşamalı insan...Hani bazen yüreğinin yetmediği yerlerde, dilinin dönmediği, kelimelerin bilinmediği, sözün bittiği anlarda mesela, nefessiz kaldığında, kaskatı donduğunda acıdan v..
Hiç vazgeçmedin benden. Ben senden ne çok geçtim oysa... Yaşadığım hayalkırıklıklarının acısını senden çıkarıp adını kaç kez sildim belleğimden. Kendi hatalarımı kabul etmeyip, herşeyi senden..