Aynı mekânda, ayrı masalarda oturuyordu iki genç adam. İkisi de açtı. İkisinin de yemek yemesi, su içmesi gerekiyordu yaşamak için. İyi giyimli genç, içinin çektiği yemekleri sorup masasını don..
Çanakkale Deniz Zaferi'nin 100.yılında yazdığım "BENİM KAHRAMANLARIM" adlı çocuk kitabımın önsözünü, şehitlerimizi ifade eden "Gelincikler" şiirimi ve "Yemek Listesi" adındaki öykümü sunuyorum sizl..
PALTO Unutmaktan konuşalım birazcık. “Ben unutkan değilim, unutmam hiç bir şeyi” diyeniniz varsa, beri gelsin. Ben, gerçekte yaşanmış “unutma hikâyelerini” yazayım da okuyun..
İhsan edilmiş bir hayatın, gedik yanlarıyla bir ömür boyu, Yeşilçam’ın yeşil olmayan sokaklarını arşınlamış bir adam. Gençliğinde rol aldığı filmlerde, sadece tipiyle bir kötü adamın, en iy..
“Zeytin yaprağı yeşil Altında kahve pişir Zeytinleri kesiyorlar Aklın başına devşir.” Türküyü artık böyle okuyun. Arkadaş bu memlekette gündem ne biçim değiş..
Bin huri verseler bile, Gitmeyeceğim cennete. Torpil yapsalar nafile, Gitmeyeceğim cennete. * Namaz kılmayacağım hiç. Oruç tutmayacağım hiç. ..
Umurbey; Çanakkale Lâpseki İlçemizin bir beldesi. Şeftali ve kiraz diyarı. Umurbey’de ilk defa düzenlenen Yağlı pehlivan Güreşlerine gittim. İlk defa düzenlenmesine rağmen, tertip ve düzeni..
“Susarlar sesini boğmak isterler Yarımdır kırıktır sırça yüreğin Çığlık çığlığa yar geceler Kardeşin duymaz eloğlu duyar” Bu dörtlük, Zülfü Livan..
Çocukluğumdan hatırlarım, köyümüzde her düğünde mutlaka güreşolurdu. Kar kışdemeden insanlar sabaha kadar güreşe bakarlardı. Pehlivanların ödülü bir avuç kuru yemiş(incir) olurdu. Başpehlivanlar ya..
Son yıllarda, kadına karşı şiddet alabildiğince arttı. Bunun sonucunda, “morçatılı” barınaklar yapıldı. Yasalarda değişiklikler oldu, eşlerini döven erkeklere, evden uzaklaştırma, para cezası… Gibi..